Mesajı Okuyun
Old 12-09-2013, 12:35   #5
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan

Alıntı:
Alıntı:
ATARAS
Değerli Meslektaşlarım,
Herkese iyi çalışmalar diliyorum. Mahkeme huzurunda "dosyadaki bilirkişi raporuna göre karar verilmesini talep ederiz" şeklinde imzalı beyan alınmıştır. Ancak dosya içinde farklı konularda 3 ayrı rapor vardır. Raporlardan 2 tanesi lehe ve bir tanesi aleyhe. Biz, lehimize olan rapora dayalı karar verilmesini istemiştik. Ancak zapta bu husus açıkça yazılmamış. (raporun birisi kusura, birisi dava değerine ve birisi alacak miktarına ilişkin) İmzalı beyanda hangi tarihli ve hangi rapora dayanılmasının istendiği açıkça yazılmamıştır. Yani hangi rapordan bahsedildiği belli değil. Bu şekilde alınan bir beyan, karşı taraf lehine usuli müktesep hak doğurur mu? Bu durumda, "beyanımızda kastettiğimiz rapor şu tarihli şu bilirkişinin raporudur" diye -ISLAH BİÇİMİNDE-dilekçe vermek suretiyle aleyhe bir durumun doğmasının önlenmesi mümkün müdür?
Değerli fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim. Herkese iyi çalışmalar ve başarılar...

Burada ıslah veya maddi hatanın düzeltilmesine gerek olmadığını düşünüyorum. Zira açıkça şu bilirkişi raporu denilmemişse, beyandan herhangi bir bilirkişi raporu da anlaşılamıyorsa, neden son bilirkişi raporu ya da en aleyhe bilirkişi raporu anlaşılsın? Tam aksine, tarafın, lehine olan rapora atıfta bulunduğu varsayılmalıdır. Tarafın hangi bilirkişi raporunu kastettiğini, beyanda bulunan taraftan daha iyi bilecek bir kimse olmasa gerek.Şayet hataen aleyhe olan bir bilirkişi raporuna atıfta bulunularak beyanda bulunulmuş ise bu halde ıslah veya düzeltmeye lüzum olabilir. Ancak beyanda bulunan taraf, ne ıslah ne de maddi hatanın düzeltilmesine gerek kalmadan, hangi raporu kastettiğini, takip eden celsede veya celse arasındaki açıklayıcı bir yazılı beyanıyla izah edebilir kanaatindeyim.