07-05-2013, 09:12
|
#1
|
|
BEDAŞ- tedbiren sözleşme tesisi talep edilebilir mi?
Merhaba Sevgili Meslektaşlar,
Müvekkil 2005 yılında elektrik borcunu ödeyememiş ve sayacı sökülmüş.
Elektriksiz yaşamak mümkün olmadığından (mecburen) Müvekkil elektrik kullanmaya devam etmiş; ama kendince kaçak kullanım olmasın diye yeni bir sayaç alıp takmış, böylece kullanım miktarının tespitini sağlamış.
Tabi bundan sonra devamlı surette hakkında kaçak tutanakları düzenlenmiş; cezalı faturalar tahakkuk etmiş; icra takipleri ve ceza davaları açılmış.
Müvekkil 6111 sayılı yasa kapsamında borçlarını taksitlendirmek için Bedaş Sefaköy müdürlüğüne başvurmuş; borçlarını taksitlendirmiş ve takip ve davalardan doğan vekalet ücretlerini avukatların hesabına yatırmış. Her şey yoluna girdi diye düşünürken; "bu sizin bütün borcunuz değil; Beyoğlu genel merkeze gidip kaçak elektrikten doğan cezaları da ödemeniz lazım, aksi halde abonelik alamazsınız" denmiş. Genel merkeze giden müvekkil buradan 15.000 Tl borç çıkartılınca "nasılsa ödeyemem" diyerek taahhüdünü de yerine getirmemiş ve nihayet 2013 yılına dek kaçak kullanmaya devam etmiş.
Şimdi bu borçları taksitlendirerek ödemek istiyor; ancak aynı zamanda da kaçak kullanım sebebiyle aşırı yüksek fatura tahakkuk ettirilmesinin önüne geçmek istiyoruz. Bu sebeple bir dava açacağım. Dava süresince de TEDBİREN ABONELİK SÖZLEŞMESİ TESİSİNİ TALEP EDECEĞİM.
İlk aşamada arada sözleşme ilişkisi olmadığından Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağını düşünülse de; ama abonelik tesisi talep edeceğimizden bunun koşullarını irdeleyecek mahkeme tüketici mahkemesi olabilir mi diye de düşünmekteyim. her ne kadar arada sözleşme ilişkisi olmayan hallerde asliye hukuk mahkemeleri yetkilidir diye düşünsek ve bu konuda Yargıtay kararları bulunsa da bu kararlar daha çok itirazın iptali, tazminat gibi davalar için tartışılmış kararlar. Oysa ben SÖZLEŞME TESİSİ talep edeceğim. Tüketici Mahkemesi görevli olabilir mi?
Normalde borcu sebebiyle aboneliği feshedilen kişi ancak borçlarını ödeyerek yeni abonelik tesisi isteyebilir; ama Müvekkilin böyle bir ekonomik gücü yok. Sözleşme kurulmadıkça da kaçak elektrik tutanaklarının ardı arkası kesilmiyor ve normal bedelin 3 katı (sonraları katlanarak heaplanıyor) gibi korkunç faturalar geliyor.. İş daha da çözümsüzlüğe itiliyor..
Velhasıl "çömez" bir meslektaş olarak görüş, öneri ve tavsiyelerinize muhtacım! Sevgiler, saygılar..
|