Suat Bey nokta atışı yapmışsınız.

Çok teşekkür ediyorum. Ancak sorumun kilit noktası bence şurası;
Olayımızda olduğu gibi sözleşmeye verilen isimlerin farklı olmasına rağmen ( yer gösterme, yetki belgesi, satış danışmanlığı vs.) içeriği ve niteliği itibariyle tellallık sözleşmesine benzeyen bu sözleşmelerin Borçlar Kanunu' nun 520. maddesine göre yazılı olması zorunlu mudur?
Borçlar Kanunu 520/3 maddesinde; "
Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz." hükmü açık iken taşınmaz satımına aracılık eden kişinin
" benim yaptığım sözleşme içerik olarak aynı, ancak adı tellallık değil" diyebilir mi?