Mesajı Okuyun
Old 02-05-2013, 10:22   #2
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Sayın meslektaşlarım bu konuyu çok araştırdım ama bir cevap bulamadım. Müvekkil şirketin işyerlerinde bazı işçiler namaz kılma bahanesi ile uzunca bir süre işbaşı yapmıyorlar. Örneğin işçinin öğle namazı için abdest alması, hazırlanması, namaz kılması, tesbihat vs. 20 dakika kadar sürüyor. Aynı durum ikindi namazı için de söz konusu. Tabii ki insanlar diledikleri gibi ibadet yapma hakkına sahipler, zaten şirket politikası da bu yönde ve buna izin veriliyor. Ama bu durumun suistimal haline getirildiği, namaz kılmayan işçilerin bu durumdan faydalanmak için namaza başladıkları, namaz kılmayan diğer işçilerin bu durum için homurdandıkları söz konusu. Dini özgürlüklere dokunulmaması kaydıyla bu namaz aralarının İş Kanunu çerçevesinde ara dinlenme sayılması sizce mümkün müdür?
Sayın Av.M.Çağrı Alperen;

Burada fıkıh dersi verecek değilim elbette ancak "cem etmek" (cem'-i salâteyn) diye bir uygulama var ki, öğle ve ikindi namazlarının zaruret halinde birleştirilerek, aynı zaman dilimi içerisinde kılınması şeklindedir.

Belirttiğiniz durumda işyerinde çalışıyor olmanın bir zaruret hali olduğunun kabulü gerektiği ve işçilere, ibadetlerini bu şekilde yerine getirebilecekleri yönünde bir öneri sunulabileceği, sunulan bu iyi niyetli öneriye riayet edilmemesi durumunda da 4857 sayılı İş Kanunu hükümlerinin uygulanabileceği kanaatindeyim.

Namaza hazırlık ve namaz kılınarak geçirilen sürelerin ara dinlenme olarak kabul edilmesi durumunda bu defa namaz kılmayan işçilerin ara dinlenmelerinin de aynı süreye çekilmesi hakkaniyet gereği olacağından bu hassas konuda yerleşik bir uygulama oluşturmadan önce iyi niyet prensiplerinin titizlikle değerlendirilmesi gerekir.

Saygılarımla..