28-02-2013, 14:51
|
#3
|
|
T.C. YARGITAY
19.Hukuk Dairesi
Esas: 2009/1074
Karar: 2009/10297
Karar Tarihi: 09.11.2009
İTİRAZIN İPTALİ DAVASI - KREDİ KARTI SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN ALACAĞIN TAHSİLİ İSTEMİ - DAVACI BANKANIN KÖTÜ NİYET TAZMİNATIYLA SORUMLU TUTULAMAYACAĞI - BANKA ALEYHİNE TAZMİNATA HÜKMEDİLMESİNİN İSABETSİZLİĞİ - HÜKMÜN BOZULDUĞU
ÖZET: 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun geçici 13. maddesi yollamasıyla aynı kanunun 138. maddesi uyarınca davacı bankanın kötü niyet tazminatıyla sorumlu tutulamayacağı hususu gözden kaçırılarak yanılgılı gerekçelerle davacı banka aleyhine tazminata hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir.
(818 S. K. m. 484) (5411 S. K. m. 138, Geç. m. 13) (2004 S. K. m. 67)
Dava: Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Karar: Davacı vekili, müvekkilinin kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, müvekkillerinin kredi kartı sözleşmesini kefile olarak imzaladıklarını, sorumluluklarının sözleşme tarihindeki kredi kartı limiti ile sınırlı olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davalıların kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladıkları, davalıların kefalet limitlerinin olmadığı BK.nun 484. maddesi uyarınca kefaletin geçerli olabilmesi için sözleşmenin yazılı şekilde yapılması ve kefilin sorumlu olacağı muayyen miktarın gösterilmesi gerektiği gerekçeleriyle davanın reddine ve davacının %40 oranında tazminatla sorumluluğuna karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun geçici 13. maddesi yollamasıyla aynı kanunun 138. maddesi uyarınca davacı bankanın kötü niyet tazminatıyla sorumlu tutulamayacağı hususu gözden kaçırılarak yanılgılı gerekçelerle davacı banka aleyhine tazminata hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 09.11.2009 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
|