Merhaba,

Taraflar başka bir mal rejimine geçmediklerine göre, mahkeme kararı ile bu yönde karar alınmadığına (TMK.206) da göre; 2002 sonrası karşılığı ödenerek alınmış tüm mal varlığı değerleri üzerinde, kadının TMK.'dan kaynaklanan tasfiye payı alacağı bulunmalıdır diye düşünüyorum. Kadının kuma getirilmesine onay vermesi veya ayrı yaşamakta haklı olup olmadığı tartışılabilirse de yasal düzenlemelerde tasfiye payı alacağını önleyici bir hüküm de (TMK.236/2 haricinde) bulunmamaktadır. Bu durumda daraltıcı yorum yapmak doğru değildir düşüncesindeyim.

Saygılarımla,