| 
         | 
         | 
        
         | 
       
      
        | 
         | 
        
        cevap için pul ekleyip eklemediğimi hatırlayamadım, ama ihtarı içeriyor ve hepsini de tebliğ zarfıyla gönderdim hepsi de tebliğ oldu. hacze gitmek istedim ancak talimat gönderecek olan müdür sağ olsun olmaz öyle 89/1 gönder dediğinden en baştan başladık. hayır yani bu gidişle biriken maaş hacizlerini toptan ödediğinde (başarabilirsek tabi ) borç zaten kapanacak  
         | 
        
         | 
       
      
        
          | 
        
         | 
        
          | 
       
     
     | 
  
Haciz İhbarnamesi prosedürü ile uzun süreç gerektirir, bir kere şirkete hacze giderseniz diğer aylar derhal ödeyeceklerini düşünüyorum (eğer aklı başında bir işverense 

 )
  
    
    
      
        
        
          
            
              | 
            
            Alıntı: | 
            
              | 
           
         
         | 
        
         | 
        
        
        
         | 
       
     
    
      
        | 
         | 
         | 
        
         | 
       
      
        | 
         | 
        
        T.C. 
 
 YARGITAY 
 
 12. HUKUK DAİRESİ 
 
 E. 2008/10938 
 
 K. 2008/13896 
 
 T. 1.7.2008 
 
 • MAAŞ VE ÜCRET HACZİ ( İİK'nun 355. Maddesine Uygun Tebligat Yapılmadan İşverenin Sorumlu Tutulamayacağı ) 
 
 • TEBLİGAT ( Maaş ve Ücret Haczi İçin İİK'nun 355. Maddesine Uygun Tebligat Yapılmadan İşverenin Sorumlu Tutulamayacağı ) 
 
 • İŞVERENİN SORUMLULUĞU ( Maaş ve Ücret Haczi İçin İİK'nun 355. Maddesine Uygun Tebligat Yapılmadan Sorumlu Tutulamayacağı ) 
 
 • HACİZ YAZISI ( Alan İşverenin Bir Hafta İçinde Haczin İcra  Edildiğini ve Borçlunun Maaş ve Ücretini Bildirmek ve Borç Bitinceye  Kadar Maaştan Kesinti Yaparak İcra Dairesine Yatırmak Zorunlu Olduğu ) 
 
 2004/m. 89, 355,356 
 
 ÖZET : Maaş haczi yapılırken, icra müdürünün borçlunun  çalıştığı işyerine maaş ve ücretin haczedildiğine ilişkin haciz yazısı  yazması gerekir. Haciz yazısını alan işveren, bir hafta içinde haczin  icra edildiğini ve borçlunun maaş ve ücretini bildirmeye ve borç  bitinceye kadar maaştan kesinti yaparak icra dairesine yatırmaya  zorunludur. Ancak maaş haczi için usule uygun tebligat yapılmadan  işveren sorumlu tutulamaz.  
DAVA : Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki  şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya  mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp  düşünüldü:  
KARAR : Borçlunun maaş ve ücreti haczi İİK'nun 355 ve  devam eden madde hükümlerine göre yapılır. Memurlukça tebliğ edilen  ihbarnamede 89. maddeden söz edilmesi sonucu etkilemez. İİK'nun 355.  maddesine göre icra müdürü, borçlunun çalıştığı işyerine maaş ve ücretin  haczedildiğine dair bir haciz yazısı yazar. Haciz yazısını alan işveren  bir hafta içinde haczin icra edildiğini ve borçlunun maaş ve ücretinin  miktarını icra dairesine bildirmeye ve borç bitinceye kadar icra  dairesinin haciz bildirimine göre haczolunan miktarı borçlunun maaş veya  ücretinden keserek hemen icra dairesine yatırmaya mecburdur. Aksi halde  İİK'nun 356. maddesi gereğince kesmedikleri veya ilk vasıta ile  göndermedikleri para ayrıca mahkemede hüküm alınmasına hacet kalmaksızın  icra dairesince maaşlarından ve sair mallarından alınır.  
Somut olayda borçlu Kemal'in şikayetçi üçüncü kişi Mustafa'nın  yanında işçi olarak çalıştığı, Mustafa'nın de B ..... AŞ.'nin taşeron  firması olduğu" dolayısı ile 89/1 haciz ihbarnamesi B ... AŞ. adresinde  şirket yetkili müdürü Fatma'ya tebliğ edilmiştir. Tebligat üzerinde  yazılı olan "B AŞ. eli ile işveren Mustafa" ifadesinde de tebligatın  Mustafa adresinde değil B AŞ. adresinde yapıldığı ve usulsüz olduğu  anlaşılmaktadır. Şikayetçiye İİK'nun 356. maddesine göre usulüne uygun  bir tebligat yapılmadığından İİK'nun 356. maddede yazılı hüküm ve  sonuçlar doğmaz.  
Öte yandan kabule göre de, tebligatın geçerli olduğu varsayılsa  dahi şikayetçinin borçlunun maaşından kesinti yapmadığı miktar kadar  şahsi mallarından veya maaşından tahsili gerekirken, tüm takip borcundan  sorumlu tutulması ve bu borcun tahsili için Mustafa'nın B... A.Ş.'de  tahakkuk etmiş ve edecek her türlü alacakları üzerine haciz konulması  usulsüzdür.  
Şikayetin kabulü yerine reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.  
SONUÇ : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü  ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun  428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 01.07.2008 gününde oybirliğiyle  karar verildi. 
  | 
        
         | 
       
      
        
          | 
        
         | 
        
          | 
       
     
     |