Mesajı Okuyun
Old 24-01-2013, 21:14   #1
mehmet cevat

 
Varsayılan Boşanma-Tanıma-Kesin Hüküm-Derdestlik

Değerli Meslektaşlarım,aşağıda anlatımını yapacağım hukuki olay ile ilgili başından geçmiş deneyimli meslektaşlarımın cevapları için şimdiden teşekkür ederim.Olay Şöyle:
Almanya'daki müvekkilim bir Türk bayan ile evlenir.13 yıl evli kaldıktan sonra evlerini ayırırlar.Müvekkilim,Almanya'da eşlerin 5 yıldan fazla ayrı yaşadıklarından bahisle boşanma davası açar.Eşi ise,bu davaya karşı çıkar ve mahkemeden nafaka ister.Mahkeme müvekkilimi haklı bulur.Boşanmaya karar verir ve
Eşin nafaka istemini red eder.Karar 24/02/2009 kesinleşir.Müvekkil,bu kararı için önce Türkiye'de "Tanıma" davası açmaz.Ancak eş,30/06/2010 tarihinde yani alman mahkemesi kararının kesinleşmesinden 1 yıl sonra Türkiye'ye gelerek kendisinden boşanan kocası aleyhine hem boşanma hem de nafaka,maddi-manevi tazminat ve mal paylaşım davası açar.Ancak bilahare 3/12/2012 mal tasfiyesi davasından,haklarını saklı tuttuğunu ve şimdilik takipsiz bırakılmısını 409'a göre işlem tesisini talep eder,mahkeme buna uyar.Kendisine boşanma kararı tebliğ olunan müvekkil bu kez Türkiye'de (Alman mahkemesinin verdiği boşanma kararının tanınması için 8/11/2010 tarihinde tanıma davası açarak,bu davanın bekletici mesele yapılmasını ister.)Mahkeme bekletici mesele yapar,ve tanımaya dair karar verir.Karar,Yargıtay'dan geçerek 11/6/2012 de kesinleşir.
Sorumuz şu: Alman Mahkemesinin kararı kesinleştiğine göre Türkiye'de eş tarafından mali istemli olarak açılmış ve derdest olan boşanma davasının"konusuz kaldığından bahisle"Reddine dair karar verilmesi gerekmez mi?Yoksa sırf,mali talepler bakımından mı devam eder? Türk Mahkemesi,bu hususta olumlu-olumsuz karar vermeden,davaya kaldığı yerden devam ederek,tarafların tanıklarını dinleme kararı vermiştir.Bir bakıma Alman mahkemesi kararını(davayı açan eş gibi) göz ardı etmiş,yani yok saymıştır.Bu Yasa'ya aykırı değil mi ? Mahkemenin bu tutumu doğru mu ? Doğru ise bundan sonra davanın akibeti nasıl bir mecrada ilerleyecektir?Eşin,mali istemli açtığı bu dava,Alman mahkemesi kararının kesinleşmesinden 1 yıl sonra açıldığından burada resen gözetlenmesi gereken bir zamanaşımı yok mudur? Bu ve buna benzer hususlarda,deneyim sahibi meslektaşların görüşlerini ve özellikle bu hususta varsa içtihatlarını duruşmadan önce edinmem halinde memniniyetimi ve teşekkürlerimi şimdiden belirtmek ve görüşlerini memnuniyetle öğrenmek tartışmak isterim.