Mesajı Okuyun
Old 09-01-2013, 18:40   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Yol Gösterecek Karar

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/1748
K. 2004/12758
T. 23.11.2004
• KİRA SÖZLEŞMESİ ( Haksız Fesih Halinde 6 Aylık Kira Bedeli Ödeneceğine İlişkin Ceza Şartı İçermesi - Sözleşmenin Yerine Getirilmemesi Durumunda Alacaklı Ya Sözleşmenin İfasını Ya da Cezai Şartın Ödenmesini İsteyebileceği )
• KİRA BEDELİ TEMİNATI OLARAK ÇEK VERİLMESİ ( Haksız Fesih Halinde 6 Aylık Kira Bedeli Ödeneceğine İlişkin Ceza Şartı İçeren Kira Sözleşmesi - BK.nun 159/2 Maddesi Gereğince Cezai Şartı Aşan Bir Zarar Varsa Onun da İstenebileceği )
• CEZAİ ŞART ( Kira Sözleşmesinin Haksız Feshi - Sözleşmenin Yerine Getirilmemesi Durumunda Alacaklı Ya Sözleşmenin İfasını Ya da Cezai Şartın Ödenmesini İsteyebileceği )
• HAKSIZ FESİH ( Ceza Şartı İçeren Kira Sözleşmesi - Kira Bedelinin Teminatı Olarak Çek Verilmesi/Ödenen Bedelin İstirdadı ve Menfi Tespit Davası )
818/m.158/1,159/2
ÖZET : Davacılar vekili, taraflar arasındaki 01.09.2001 tarihli kira sözleşmesine dayanılarak davalı kiralayana kira bedelinin teminatı olmak üzere 9 adet çek verildiğini, sözleşmenin konusu mecurun 30.11.2001 tarihinde davalıya teslim edildiğini ve teslimden sonra da dava dışı 3. şahsa yeniden kiralandığı halde karşılıksız kalan çeklerin müvekkiline iade edilmeyip, ciro yoluyla hamil olan 3. kişilere icra takibine girişildiğini, çeklerden 3 adedinin müvekkilince ödenmek zorunda kalındığını ileri sürerek, ödenen 6 milyar TL.nin istirdadı ile diğer çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadıklarının saptanmasını istemiştir. BK.nun 158/1. maddesine göre sözleşmenin yerine getirilmemesi durumunda alacaklı ya sözleşmenin ifasını, ya da cezai şartın ödenmesini isteyebilir. Eldeki davada davalı sözleşmenin ifasını istemediğine ve cezai şart olarak 6 aylık kira bedeli karşılığı 6 adet çeki elinde tuttuğuna göre BK.nun 159/2 maddesi gereğince cezai şartı aşan bir zararı varsa onu da isteyebilir. Ne var ki, davalının bu şekilde bir zarar iddiası bulunmamaktadır. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Şişli Asliye 5. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 05.11.2003 tarih ve 2003/538-2003/1542 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 21.12.2004 günde davacı avukatı Y. gelip, davalı avukatı tebligata rağmen gelmediğinden, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraf avukatı dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacılar vekili, taraflar arasındaki 01.09.2001 tarihli kira sözleşmesine dayanılarak davalı kiralayana kira bedelinin teminatı olmak üzere 9 adet çek verildiğini, sözleşmenin konusu mecurun 30.11.2001 tarihinde davalıya teslim edildiğini ve teslimden sonra da dava dışı 3. şahsa yeniden kiralandığı halde karşılıksız kalan çeklerin müvekkiline iade edilmeyip, ciro yoluyla hamil olan 3. kişilere icra takibine girişildiğini, çeklerden 3 adedinin müvekkilince ödenmek zorunda kalındığını ileri sürerek, ödenen 6 milyar TL.nin istirdadı ile diğer çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadıklarının saptanmasını istemiştir.

Davalı vekili, davacının 1 yıllık kira sözleşmesini hiçbir haklı nedene dayanmaksızın Şubat 2002 de feshedildiğini, mecurun 1.3.2002 tarihinde dava dışı şahsa kiraya verildiğini, bu tarihe kadar kira borcundan davacının sorumlu olduğu gibi, bakiye 6 aylık kira bedeli karşılığı verilen çeklerin sözleşmenin 4. maddesinde belirtilen cezai şarta dayalı olarak iade yükümlülüğü olmadığını, ciro edilen çeklerin tahsile konulması sonucunda müvekkilince ödenmek zorunda kalındığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, sözleşmenin 4. maddesi ile tarafların açıkça cezai şartı kabul ettikleri, davacının mecurun tek taraflı olarak feshedip tahliye etmesi nedeniyle 6 aylık kira bedeli karşılığı 12 milyar TL. cezai şart karşılığı alıkonulan 6 adet çek için menfi tespit davasının yerinde olmadığı davacının mecuru tahliye ettiği tarih olarak belirttiği tarihten itibaren 3 ay içinde yeniden kiralanması mümkün görüldüğünden istirdat talebinin de yersiz olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve taraflar arasındaki sözleşmenin özel koşulları 4. maddesi gereğince nedensiz olarak fesih durumunda 6 aylık kira bedelinin tazminat olarak kiralayana ödeneceğini belirtilmiş olup, düzenlemenin cezai şart niteliğinde bulunmasına, bu nedenle davacının keşide ettiği ve 6 aylık kira bedeli tutarını içeren çekler açısından davanın reddinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- Ancak, davacı mecuru 30.11.2001 tarihinde tahliye ettiğini ileri sürmüş, davalının bakiye kira süresi olan 9 ay için elinde tuttuğu çeklerden toplam 6.000.000.000 TL tutarlı 3 adedini ciro ederek 3. şahıslara vermesi sonucunda bu bedeli ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek bu miktarın davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı bu iddiaya karşı çıkmamış, ödenen miktarın mecurun yeniden kiraya verildiği tarihe kadar oluşan kira bedeli ile ilgili olduğunu savunmuş, bilirkişi raporunda da davacının mecuru tahliye ettiğini bildirdiği tarih esas alınsa dahi 3 aylık sürede yeniden kiraya verilebileceği, bu süre için de davacının kira bedelinden sorumlu olacağının bildirilmesi üzerine davacının ödediği çek bedelleri için de dava reddedilmiştir.

BK.nun 158/1. maddesine göre sözleşmenin yerine getirilmemesi durumunda alacaklı ya sözleşmenin ifasını, ya da cezai şartın ödenmesini isteyebilir. Eldeki davada davalı sözleşmenin ifasını istemediğine ve cezai şart olarak 6 aylık kira bedeli karşılığı 6 adet toplam 12.000.000.000 TL.lık çekleri elinde tuttuğuna göre BK.nun 159/2 maddesi gereğince cezai şartı aşan bir zararı varsa onu da isteyebilir. Ne var ki, davalının bu şekilde bir zarar iddiası bulunmamaktadır. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir edilen 400.000.000 TL duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 23.11.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.