Mesajı Okuyun
Old 19-12-2012, 20:14   #4
Av. Taner BAŞ

 
Varsayılan

İNTİFA HAKLARI VE HÂSILATI
Borçlunun intifa hakkı da, kendisinin ve ailesinin geçinebilmeleri için icra memurunun takdir ettiği miktar indirilerek kısmen haczedilebilir.(İİK. Md.83–1 ve Md.94–1) Maddede açıkça;”intifa hakkı” ve “hâsılatı”nın kısmen haczedilebileceği öngörüldüğünden, intifa hakkının doğrudan doğruya kendisinin veya intifa konusu olan şeyin hâsılatı(iradı)nın kısmen haczedilebilmesi gerekir. Alman Yargıtay’ı; intifa hakkının kendisinin haczedilebileceğine karar vermiştir. Alman hukukunda ihtilaflı mesele şudur: Cebri icra borçlusu olan intifa hakkı sahibi, hacze rağmen, hacizden sonra cebri icra alacaklısının muvafakatı olmaksızın intifa hakkından feragat edebilir mi? Hukuk tatbikatının bir kısmı bu duruma müspet cevap verdi. Bu düşünceye göre intifa hakkı bizzat haczedilemez, haczin konusu bizzat intifa hakkı değil, intifa hakkı sahibinin devredilebilir şahsi haklarıdır. Bu düşünce doğru olunca(cebri icra borçlusu olan intifa hakkı sahibi tarafından)intifa hakkının kaldırılması için iptal davası açılamayacaktır. Zira cebri icraya tabi olmayan şeyden feragat hukuki manada alacaklıyı zarara uğratır, sayılamaz. Gerçekten de, intifa hakkının bizzat haczine cevaz verilmesi, intifa hakkı sahibinin sonradan yapacağı birtakım davranışlarla ve bilhassa intifa hakkından feragat ile mücadele için en iyi yoldur. İşte bu sakıncalar sebebi ile Alman Yargıtay’ı 20.02.1974 tarihli kararı ile intifa hakkının bizzat haczine de cevaz vermiştir. Bu haczin konusu, intifa hakkının ilişkin olduğu şeyin mülkiyeti değil, bu şeyin kullanılması ve bu kullanmanın sağladığı hâsılat, gelir ve kiralardır; mesela M.K. Md.445’e göre, ölen eşin karısı veya kocası, intifa hakkı yerine ona muadil senevî bir irat tahsisini her zaman isteyebilirler, işte tahsis edilecek olan bu irat kısmen haczedilebilecektir. Yargıtay, Medeni Kanunun sözü edilen 445 inci maddesi hükmünün, intifa hakkı sahibi olan eşleri korumak amacına yönelik bulunduğundan, çıplak mülkiyet sahibi kişilerin “intifa hakkının gelire çevrilmesi” yolundaki isteğe karşı koyma hakları olmadığına; bu nedenle onlar tarafından başvurma halinde, hâkimin yapacağı işin, uygun bir yıllık geliri tespit etmekten ibaret olduğuna karar vermiştir.47

İntifa hakkının menfaat ve gelirinin haciz edilebileceği-M.K.’nın 717,727 maddelerine göre intifa hakkı o malın zatına, cevherine taalluk etmeyip, sadece faydalanmayı temin edeceğinden, İİK’ nın 94.ve 121.maddelerine göre gayrimenkulün aynına müteveccih olmayarak, menfaat ve gelirinin haczi ve satışı mümkündür.50
İntifa hakkının haczinde Medeni Kanun hükümleri saklıdır. Bu itibarla münhasıran şahsa bağlı olan kanuni intifa hakları başkasına devredilemeyeceğinden, bunların haczi mümkün değildir, mesela velinin velayeti altında bulunan çocuğun malları üzerindeki intifa hakkı şahsa bağlıdır, başkasına devredilemez, satılamaz, rehnedilemez ve başkası tarafından intifa hakkı sahibinin borcundan dolayı haczedilemez (M.K. Md. 280) Buna karşılık, şahsa bağlı olmayan intifa hakları başkasına devredilebileceği için intifa hakkı sahibinin borçlarına karşılık haczedilebilir(M.K. Md.730) Bu maddede intifa hakkının feragatinden söz edilmekte ise de, gerçekte ferağ edilecek olan intifa hakkının kendisi değil, bu hakkın kullanılmasıdır.
İntifa hakkının haczinde, icra memuru, borçluya intifa hakkına karşılık yapılan ödemenin durdurulması için, haczi kuru mülkiyet sahibine bildirir. Bir muhafaza tedbiri niteliğinde olan bu bildirme ile alacaklı alacağını borçlunun intifa hakkına karşılık teşkil eden hâsılat, gelir, kira gibi menfaatlerinden tahsil ederek intifa hakkı neticede yine borçluya bırakılır.