Mesajı Okuyun
Old 05-12-2012, 09:11   #4
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

6.Hukuk Dairesi
Esas: 2012/4910
Karar: 2012/8072
Karar Tarihi: 30.05.2012


İTİRAZIN İPTALİ VE TAHLİYE DAVASI - DAVACININ SULH MAHKEMESİNDE GENEL HÜKÜMLERE GÖRE DAVA AÇTIĞI - KANUNUN İLGİLİ MADDESİ UYARINCA İŞİN ESASININ İNCELENMESİ GEREKTİĞİ - GÖREVSİZLİK KARARI VERİLMESİNİN DOĞRU OLMADIĞI

ÖZET: Olayımızda davacı Sulh Mahkemesinde genel hükümlere göre dava açtığına göre kanun maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken kanun maddesi ve kanunun ilgili maddesi uyarınca işin esasının incelenmesi gerekirken, görevsizlik kararı verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.

(2004 S. K. m. 67, 269) (818 S. K. m. 260) (6100 S. K. m. 4, Geç. m. 1)

Dava: Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Dava, kira alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ve temerrüt nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.

Davacı, 05.11.2001 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayanarak başlattığı tahliye istemli icra takibi ile 71.678,77.-TL kira parasının davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı borçlunun yasal süre içinde borca kısmi itirazda bulunması üzerine davacı alacaklı genel hükümler dairesinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açtığı bu dava ile kısmi itirazın iptali ve temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir.

01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 1.maddesinin 1.fıkrası hükmüne göre; bu kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri, kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalarda uygulanmaz. İtirazın iptali ve tahliye istemine ilişkin bu dava 05.04.2011 tarihinde açıldığına göre olaya 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun göreve ilişkin 8.maddesi uygulanacaktır. Anılan maddenin 1.fıkrasının 1.bendi gereği kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları ile bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı davaları değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülür. Yasanın bu hükmüne göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Öte yandan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununu göreve ilişkin 4/1 maddesinin (a) bendi hükmüne göre de; kiralanan taşınmazların 2004 sayılı İcra İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyelerine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar da dava konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülecektir. Tahliye istemli takiplere vaki itiraz üzerine alacaklı tarafından seçimlik hakkın kullanılarak İİK.’nun 67. maddesi uyarınca genel hükümler çerçevesinde itirazın iptali ve tahliye isteminde bulunulması da 6100 sayılı HMK’nun 4/1-a hükmü uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi kapsamındadır.

Olayımızda davacı Sulh Mahkemesinde genel hükümlere göre dava açtığına göre İ.İ.K.nun 269. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken B.K.nun 260. maddesi ve İ.İ.K.nun 67. maddesi uyarınca işin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün bozulmasına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 30.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)