23-11-2012, 15:13
|
#24
|
|
Sen Ne Güzel Kararlar Verirdin Ey Yargıtay.
 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1976/2-2882
K. 1977/372
T. 13.4.1977
• BOŞANMA NEDENİ ( Başka Erkekle Gezmek )
• ZİNA KARİNESİ ( Erkeğin Kullandığı Bisikletin Arkasına Binmek )
• BOŞANMA DAVASI ( Şiddetli Geçimsizlik Nedeniyle )
• ŞİDDETLİ GEÇİMSİZLİK ( Başka Bir Erkeğin Kullandığı Bisiklete Binme Çevrenin ve Kocanın Hoş Göremeyeceği Bir Olay Dahi Olsa Tel Başına Boşanma Sebebi Olamaması )
• BAŞKA ERKEĞİN SÜRDÜĞÜ BİSİKLETE BİNME ( Çevrenin ve Kocanın Hoş Göremeyeceği Bir Olay Dahi Olsa Tel Başına Boşanma Sebebi Olamaması )
743/m.129,134
ÖZET : Davalı kadının, başka bir erkeğin kullandığı bisikletin arkasına binmesi, zinanın belirgesi ( karinesi ) olmadığı gibi başlıbaşına boşanma nedeni kabul edilemez. İspat olunabildiği takdirde geçimsizlik nedeni olabilir.
Başka bir erkeğin kullandığı bisikletin arkasına binme çevrenin ve kocanın telakki ve tutumu itibariyle ihtiyatsız veya hoş görülemeyecek bir olay dahi olsa, başlı başına bir boşanma sebebi olarak kabul edilemez. Ancak: geçimsizlik nedeni olabilir. Olayda ise yukarıda da değinildiği üzere bir geçimsizliğin varlığı isbat olunamamıştır.
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı, bozma üzerine direnme yoluyla ( Tavas Asliye Hukuk Hakimliği )'nden verilen 9.10.1974 gün ve 277/495 sayılı kararın bozulması hakkındaki Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.3.1976 gün ve 1975/2-59 esas 1976/1173 sayılı ilamın karar düzeltilmesi yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca dilekçe, düzeltilmesi istenen ilam ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkili ile davalının evlendikleri günden itaberen davalının küçük meseleleri büyütüp olay yaratmaya, davalının kasabada ( A ) isminde biri ile bisikletinin arkasına binerek dolaşmaya başladığını, bu durumun esasen mevcut olan geçimsizliği artırdığını köyde bu hususun dedikodu konusu olduğunu izzeti nefsinin kırıldığını, müvekkilinin karısının adı geçen kişi ile alakasının köyde şüyu bulunduğunu geçimsizliğin çekilmez hal aldığını iddia ile boşanmaya karar verilmesini istemiştir. Davacının dinlettiği tanıkların sözlerinden taraflar arasında Medeni Kanunun 134. maddesinde öngörülen biçimde geçimsizliğin var olduğu anlaşılamamaktadır. Gene bu tanıklar birgün davalının ( A ) isminde bir kişinin ki davalının uzaktan akrabası olduğu anlaşılmaktadır, bisikletinin arkasına binerek ovaya doğru gittiğini gördüklerini söylemişlerdir. Diğer taraftan davalının adı geçen kişi ile bisikletinin arkasında devamlı olarak dolaştığı yahut onunla bir ilişkisi bulunduğu isbat edilememiştir. Medeni Kanunumuz belirli olayları ancak zina ( M.129 ) cana kast, pek fena muameleler ( M.130 ) cürüm ve haysiyetsizlik ( M.131 ) terk ( M.133 ) ve dimağ hastalığında ( M.133 ) boşanma nedeni olarak kabul etmiştir. Davada başka bir erkeğin kullandığı bisikletin arkasına binme çevrenin ve kocanın telakki ve tutumu itibariyle ihtiyatsız veya hoş görülemeyecek bir olay dahi olan, başlı başına bir boşanma sebebi olarak kabul edilemez. Ancak; geçimsizlik nedeni olabilir. Olayda ise yukarıda da değinildiği üzere Medeni Kanunun 134. maddesi açısından bir geçimsizliğin varlığı isbat olunamamıştır. Bu nedenlerle direnme kararının onanması icabederken bozulduğundan düzeltme isteğinin kabulü ile Hukuk Genel Kurulu’nun düzeltilmesi istenen bozma kararının kaldırılarak direnme kararının onanmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteğinin kabulü ile düzeltilmesi istenen Hukuk Genel Kurulu’nun bozma kararının kaldırılarak direnme kararının ( ONANMASINA ), birinci görüşmede yeterli çoğunluk sağlanamadığından 13.4.1977 gününde ikinci görüşmede yarıdan bir fazlayı geçen çoğunlukla karar verildi.
|
|
 |
|
 |
|
HGK, forum konusu son Yargıtay kararından sonra, şimdi aktardığım görüşünü değiştirecek mi, acaba. 
|