Mesajı Okuyun
Old 13-11-2012, 15:46   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Yol Gösterecek Karar

T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/1156
K. 2002/3099
T. 25.3.2002
• İTİRAZIN İPTALİ ( Davalının Davacı Aleyhine Yaptığı İcra Takibinde Fazla Para Tahsil Etmesi Nedeniyle Bunun Tahsili İçin Yapılan İcra Takibine Vaki İtiraz )
• İCRANIN İADESİ ( İlam Hükmü İcra Edildikten Sonra Bozulup da Aleyhinde İcra Takibi Yapılan Kimsenin Hiç Borcu Olmadığının Anlaşılması )
• DAVA AÇMAKTA HUKUKİ YARAR OLMAMASI ( Davacının İcranin İadesi yoluna Başvurma İmkanının Olması Nedeniyle )
2004/m.40/2,67
ÖZET : Bir ilam hükmü icra edildikten sonra bozulup da aleyhinde icra takibi yapılmış olan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kesin bir ilamla tahakkuk ederse ayrıca hükme hacet kalmaksızın irca kısmen veya tamamen eski haline iade olunur. Bunun için ayrıca dava açmaya gerek olmayıp, davacının davalıya dava konusu miktar kadar borcu olmadığı anlaşıldığına göre, kesinleşen takip gereği ödemek zorunda kaldığı miktarı icradan geri istemesi yeterli olduğu halde dava açmakta hukuki yararı yoktur.

DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalının kendisi aleyhinde yaptığı 1997/4891 esas sayılı icra takip dosyasında 194.800.000 TL fazla talepte bulunduğunu, açtığı davada 194.800.000 TL yönünden icra takibinin iptaline karar verildiğini ve hükmün kesinleştiğini, ancak iptal edilen kısım için icra dosyasına harç, masraf ve vekalet ücreti olarak 247.645.130 TL ödemede bulunduğunu, fazladan ödediği bu miktarın tahsili için davalı hakkında yaptığı icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini istemiştir.

Davalı, davacının açtığı davada davacının 194.800.000 TL alacaklı olduğuna dair bir hüküm bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davalının, davacı aleyhine yaptığı 1997/4891 sayılı icra takibinde fazladan 194.800.000 TL talepte bulunduğu, davacının fazla istenen bu kısım için yapılan icra takibinin iptali istemiyle açtığı davada 194.800.000 TL yönünden icra takibinin iptaline karar verildiği, ancak davacının bu karardan önce icra dairesine yatırdığı paranın davalı tarafından alındığı dosya kapsamından anlaşıldığı gibi bu hususlar taraflar arasında da çelişmesizdir.

İcra İflas Kanunu'nun 40/2. maddesine göre, bir ilam hükmü icra edildikten sonra nakzedilipte aleyhinde icra takibi yapılmış olan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kati bir ilamla tahakkuk ederse ayrıca hükme hacet kalmaksızın irca kısmen veya tamamen eski haline iade olunur. Bunun için ayrıca dava açmaya gerek yoktur. Olayımızda davacının davalıya dava konusu miktar kadar borcu olmadığı anlaşıldığına göre, kesinleşen takip gereği ödemek zorunda kaldığı miktarı icradan geri istemesi yeterli olacaktır. Bu nedenle davacının dava açmakta hukuki yararı yoktur. Davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.3.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.