09-11-2012, 13:04
|
#2
|
|
Sayın Meslektaşım,
Müşterinin sigorta yapılması esnasında tekerlekli sandalyede olması, ve oksijen tüpüyle nefes alınması belgelerle (müvekkilin o anki sağlık durumunu gösterir raporlar mevcut ise) kanımca, sigortaya sorumululuk yükleme imkanı mevcuttur.
Ayrıca, "Hayat Sigortaları Genel Şartları"nın "Sözleşmenin Yapılması Sırasındaki Beyan Yükümlülüğü" başlığı altındaki 2. fıkradaki düzenlemeye göre:
Gerek sigorta ettiren gerekse sigortalı ve temsilci, sigorta sözleşmesinin yapılması sırasında kendisince bilinen ve sigortacının sözleşmeyi yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını gerektirecek bütün halleri bildirmekle yükümlüdür. Bu yükümlülüğün ihlali halinde, sigortacı durumu öğrendiği tarihten itibaren bir ay içinde sözleşmeden cayabilir veya sözleşmeyi yürürlükte tutarak sekiz gün içinde prim farkını talep edebilir. Ancak, sigortacının bildirilmemiş, eksik veya yanlış bildirilmiş olan hususları bilmesi veya ihbar etmemenin ya da yanlış ihbar etmenin kusura dayanmaması halinde cayma caiz değildir. Bu durumda rizikonun kabul edildiğinden daha yüksek olması nedeniyle daha fazla bir prim alınması gerekiyorsa sigortacı durumu öğrendiği tarihten itibaren sekiz gün içinde prim farkını talep edebilir.
Sigortacı bankanın bu durumu bildiğini muhtemel açılacak davada kanıtlamanız kaydıyla da sigortacının sorumluluğuna gidilebileceğini düşünüyorum.
Son olarak belirteceğim, her şeyden önce tabiki düzenlenen sigorta poliçesinin klozlarını kontrol etmenizi öneririm. Zira, bu hükümlerdeki düzenlemelerin uygulanması öncelik arz etmektedir. Bu poliçedeki size açıklanmayan hükümleri de ayrıca 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 6. maddesinde düzenlenen haksız şartlar başlığındaki tanım içine sokarak geçersiz olduğunu da ileri sürmek muhtemel bir seçenek olarak belirebilir.
Saygılarımla.
|