Alıntı: Yazan av.semire nergiz toz Sayın Kavili geçmiş olsun.Benim merak ettiğim,yaratılan puslu hava içerisinde yetkili hiç kimsenin kayıp klasörlere ne oldu? sorusuna cevap vermemesi.Halbuki hepimizin bildiği gibi duman bu konudan çıkmıştı.Sahi ne oldu bu klasörlere? Konu bu haliyle kapatılacak mı?

Alıntı: ANKARA - ... Yargıtay tarafından bozulan ve yeniden Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ... Davası'nın bugünkü duruşmasında karar çıktı. Duruşmaya sanık T. Y. ile sanık avukatları katıldı. Duruşmada sanık ve sanık avukatları esas hakkındaki savunmalarını yaptı. Duruşmada söz alan avukat Ömer Kavili 24 yıllık süreçte klasörlerin bir kısmının kaybolduğunu belirterek, savunma için hazırlanamadıklarını söyledi. Davanın 740 klasörle başladığını aradan geçen süre içerisinde bir kısım klasörün kaybolduğunu ve en son Yargıtay'a gönderildiğinde ise dosyanın 465 klasöre düştüğünü ifade etti. Klasörlerin incelenmesi için mahkemeden talepte bulunduklarını, ancak mahkemenin bunu hazır etmediğini belirten Kavili, "Pekin Sözleşmesi'ni imzalayan bir Meclis olarak bu durumda İç Hukuk Kuralları çerçevesinde sözleşmeye uyulması gerektiğinden savunmamızı yapabilmemiz için delillere ulaşmak istiyoruz. Klasörler kayıp olduğundan iddia makamı da suçlama yapamıyor. Yeni CMK kararı iddiaların leh ve aleyhte bildirilmesi gerekiyor. Savunmamızı leh ve aleyhteki deliller gösterildikten sonra yapmak istiyoruz. Şu anda klasörlerden bir kısmı kayıptır. Bu klasörler tamamlandığında ve incelenmek için tarafımıza sunulduğunda savunmamızı yapacağız" dedi. Duruşmada, diğer sanıkların avukatları da bazı klasörlerdeki belgeleri bulamadıklarını belirterek, esas hakkında savunma için süre istedi. Duruşmada söz alan sanık T... B... ise esas hakkında yaptığı savunmada hakkındaki suçlamalarla ilgili hiçbir delil olmadığını ve kendisine olmayan belgelerle suçlama yapıldığını savundu. B, esas hakkında savunma yapmak için süre talep etti. Mahkeme verdiği ara karar gereğinde dosyanın geldiği aşama sanık ve sanık avukatlarına daha önce verilen süreler göz önüne alınarak sanık ve sanık avukatlarına yeniden süre verilmesi talebini reddetti. Duruşmada avukat Kavili, yargılamayı eleştirerek, "Ben gerek kişisel ahlakım gerekse meslek onurum adına böyle bir faaliyette yer almak istemiyorum ve bu nedenle duruşmayı terk ediyorum" diyerek salonu terk etti. Kavili'nin bu sözleri ve hareketi tutanaklara da geçti. Duruşmada sanık avukatlarının klasörlerin kayıp olduğunu bildirerek süre istemelerine rağmen Mahkeme kararını açıkladı.

Meslektaşım,
Dünya hukuk tarihinde bir ilk gerçekleşti; OLMAYAN KANITLARLA ve ceza sisteminin en ağır cezası verildi.

Avukatlık Meslek Kuralları gereğince duruşmayı terketmeme ödevimiz, meslek onuru ve kişisel onurumuz sözkonusu olduğunda avukat tarafından kullanılabiliyor.
İşte bu olanağı kullanmamız gerektiğine karar vererek, bir hukukçu olarak hukuka aykırı bir sürece katılmamak için, DURUŞMA SALONUNDAN ÇIKMAMIZ GEREKTİĞİNE KARAR VERDİK; ve çıktık.

"Biz avukatız, müneccim değiliz; varolmayan yada görmediğimiz belgelerle savunma yapıyormuş gibi davranırsak, İŞTE O ZAMAN VEKİLEDENE VE MESLEĞE İHANET ETMİŞ OLURUZ. Hukukçu olarak o durumu ret ediyorum."

Avukatlığın zor yanı, varolan durumu o anda değerlendirip, meslek ilkelerine uygun ve vekiledenin hukukunu koruyacak en uygun seçeneği seçmek ve UYGULAMAK; işte onu yaparak avukat olmaya çalışıyorum.

Ömer KAVİLİ
Hukukçu