|
|
|
|
YHGK 28.02.1996 T.1996/1-1027 E.1996/90K.
|
|
 |
|
 |
|
Karar nosunu düzeltiyorum.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E:1995/1-1027 - K:1996/90
- TAPU İPTALİ, TESCİL VE TENKİS ( Muris muvazaası )
- MURİS MUVAZAASI ( Tapu iptali, tescil ve tenkis )
- MURİSİN ASIL İRADE VE AMACININ TESBİTİ ( Murisin malların taksim etmek kasdiyle temliki )
- MURİSİN MALLARINI TAKSİM ETMEK KASDİYLE TEMLİKİ ( Murisin asıl idare ve amacının tesbiti )
- TAKSİM AMACI ( Muris muvazaası )
ÖZET: Bu tür davalarda uyuşmazlığın sağlıklı bir çözüme ulaştırılmasıiçin yapılan temlik işleminin gerçek yönünün diğer bir anlatımla murisin asılirade ve amacının kuşkuya yer vermiyecek biçimde ortaya konulması zorunludur.
Murisin davacılara da taşınmaz temlik ettiğinin anlaşılması halinde, taşınmazlarınadet, mevkii, cinsi ve değerleri incelenerek gerçekten bir paylaştırma amacıgüdülüp, güdülmediğinin açıklığa kavuşturulması gerekirken, bu yönde yeterliaraştırma yapılmamıştır.
Hal böyle olunca, davalının savunmasında ve tanıkların ifadesinde belirtildiğiüzere murisin davacıları da taşınmaz temlik edip etmediğinin kayden araştırılması,dosyadaki diğer deliller ve belgelerle birlikte değerlendirilmek suretiyle murisingerçek amacının tespiti ve hasıl olacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekir.
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki "tapu iptali, tescil ve tenkis"davasından dolayı yapılan yargılaması sonunda; Pendik Asliye 3. Hukuk Mahkemesi'ncedavanın kabulüne dair verilen 11.5.1994 gün ve 1991/236 E-1994/276 K. sayılıkararın incelenmesi davalı vekilı tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 21.2.1995 gün ve 1994/11235. 1995/2272 K.sayılıİlâmı
( ....Davacılar, miras bırakan babaları H.Şatıroğlu'nun sağlığında 1097nolu parselin zemin kat 98/1400 arsa paylı 6 nolu meskeni ıle 4917 nolu perselin1-kat 20.000/240.000 arsa paylı 9 nolu meskenini mirastan mal kaçırmak 2.11.1989ve 23.3.1990 tarihlerinde davalıya satış suretiyle temlik ettiğini ileriye sürüp,iptal, tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğinde bulunmuşlardır. İddianın belirtilenniteliklerine göre davada öncelikle B.K.nun 18. maddesinden kaynaklanan muvazaahukuksal nedenine dayanıldığı açıktır. Hemen belirtmek gerekir ki, 1.4.1974tarih 1/2 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme kararı uyannca miras bırakanınasıl amacı bağış olduğu halde mirastan mal kaçırmak için tapuda satış göstermeksuretiyle yaptığı temliklerde, görünürdeki satış akdi muvazaa nedeniyle, gizlenenbağış akdi ise biçim noksanlığı yönünden geçersizdir. Aynca, bu tür davalardaüyuşmazlığın sağlıklı bir çözüme ulaştırılması için yapılan temlik işleminingerçek yönünden diğer bir anlatımla murisin asıl irade ve amacının kuşkuya yervermeyecek biçimde ortaya konulması zorunludur.
Somut olayda davacılar murisin ilk eşinden olma çocukları davalı ise ikincieşidir. Davalı, murisin sağlığında davacılara da sembolik bedellerle daire vedükkanlar verdiğini, mallarını taksim ettiğini savunmuş, davacılar tanıklarıdahi davalının savunmasını doğrular nitelikte beyanda bulunmuşlardır. Yine tanıksözlerinden mirasbırakana ait taşınmazların satışını haklı gösterecek ciddi,zorunlu ve makul bir nedenin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ne varki, murisindavacılara da taşınmaz temlik ettiğinin anlaşılması halinde, taşınmazların adet,mevkn, cinsi ve değerleri incelenerek gerçekten bir paylaştırma amacı güdülüp,güdülmediğinin açıklığa kavuşturulması gerekirken, bu yönde yeterli bir araştırmayapılmamıştır.
Hal böyle olunca, davalının savunmasında ve tanıkların ifadesinde belirtildiğiüzere murisın davacılara da taşınmaz temlik edip etmediğinin kayden araştırılması,dosyadaki diğer deliller ve belgeler birlikte değerlendirilmek suretiyle murisingerçek amacının tespiti ve hasıl olacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekırken,bu hususları içermeyen biçimde noksan soruşturma ile yetinilerek davanın kabuledilmesi doğru değildir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekleyeniden yapılan yargılama sonunda; mahkeme'ce önceki kararda direnilmiştir.
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenek direnme kararının süresinin temyiz edildiğianlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara,bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'ncada benimsenin Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesiusul ve yasaya uygun aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararınınÖzel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ) oybirliği ile karar verildi.