Alıntı: Merhaba; Bir anonim şirketin şubesinde şube müdürü ve (aynı zamanda işveren vekili) usulsüz işlemlerine yardım eden personel işten çıkartılmıştır. Kişiler hakkında hizmet nedeniyle görevi kötüye kullanma suçu nedeniyle ceza davası da açılmıştır. Şimdi işçi dava açarak ben bütün emirleri işverenden (şube müdürü) aldım diyerek kıdem tazminatı haklarını istiyor. Oysa muhasebeci olan kişinin aynı zamanda ıslak imzalı not defterinde açıkça usulsüzlüklerin nasıl yapıldığında dair notlar bulunmakta. Bu durumda işçi usulsüz ve suç/haksızlık olduğu bilincinde ise ve işveren vekilinden emir aldım diye iddia da bulunması ne kadar uygun?

Sayın dogukansavas;

Konusu "suç" teşkil eden bir eylemin, işveren vekilinin yönlendirmesiyle dahi olsa yerine getirilmesinin işçiyi cezai sorumluluktan kurtarması imkan dahilinde olmadığı gibi işverenin haberi olmadan gerçekleşmiş olması durumunda iş ilişkisi bakımından da işçinin aleyhine bir durum söz konusudur.

İşveren vekili tarafından yapılan böylesi bir dayatma karşısında işçi tarafından öncelikle yapılması gereken, işverene durumu aktarmak, işverenin herhangi bir müdahalede bulunmaması karşısında da iş akdini İş Kanunu 24/II uyarınca feshetmektir. İşçinin mevcut durumda tüm emirleri işveren vekilinden aldığını ispatlamak dışında, söz konusu emirlerin işverenin bilgisi dahilinde uygulandığını da ispatlaması gerektiği kanaatindeyim.

Saygılarımla..