Mesajı Okuyun
Old 04-07-2012, 14:11   #6
av_yaseminceylan

 
Varsayılan 10 yıl

Zamanaşımı 10 yıldır. Bununla ilgili aşağıdaki kararı banka görevlisine gösterebilirsiniz. Yine de vermezse, işlem yaparak fazlasını alırsınız Hatta üstüne bir BDDK'ya şikayet ederseniz, aynısını tekrarlamaktan kaçınırlar.



T.C. YARGITAY 19. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/8499 K. 2010/13369 T. 25.11.2010

• KARŞILIKSIZ ÇEK ( Muhatap Bankanın Sorumlu Olduğu Miktara İlişkin Ödeme Yükümlülüğü 10 Yıllık Zamanaşımına Tabi Olduğu )

• BANKANIN SORUMLU OLDUĞU MİKTARA İLİŞKİN ÖDEME YÜKÜMLÜLÜĞÜ ( Karşılıksız Çekte Muhatap Bankanın Sorumlu Olduğu Miktara İlişkin Ödeme Yükümlülüğü 10 Yıllık Zamanaşımına Tabi Olduğu )

• ZAMANAŞIMI ( Karşılıksız Çekte Muhatap Bankanın Sorumlu Olduğu Miktara İlişkin Ödeme Yükümlülüğü 10 Yıllık Zamanaşımına Tabi Olduğu )

5941/m. 3 818/m.125 6762/m.726

ÖZET : Taraflar arasındaki uyuşmazlık 3167 sayılı "Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun'un 10. maddesi nedeni ile muhatap bankanın her bir çek yaprağı nedeni ile belli bir miktarla sınırlı olarak sorumlu olacağına ilişkindir. Muhatap bankanın sorumluluğunun hangi süre ile sınırlı olduğu başka bir anlatımla hamilin muhatap bankadan ödeme yapmasını hangi süre içinde istemesi gerektiği hususunda yasada açık bir düzenleme bulunmamaktadır. 3167 Sayılı Kanunun 10/1. maddesine göre çek hesabı sahibi ile muhatap banka arasındaki ilişki çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayri nakdi kredi sözleşmesi niteliğindedir.
Bankanın ödeme yükümlülüğü de bu sözleşmeden kaynaklanmaktadır. Hal böyle olunca muhatap bankanın ödeme yükümlülüğünün zamanaşımı süresinin B.K.'nun 125. maddesi uyarınca genel zamanaşımı süresi olan ( 10 ) yıl olarak kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece açıklanan yönler üzerinde durulup değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin ciro yolu ile meşru hamili olduğu, davalı bankaya ait ( 4 ) adet çeki süresi içinde ibraz ettiğini, ancak çeklerin karşılıksız kaldığı için durumun çek arkalarına şerh edildiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından 07.11.2008 tarihli dilekçe ile davalı bankaya müracaat edilip 3167 Sayılı Kanunun 10. maddesi uyarınca çek bedellerinin ödenmesinin talep edilmesine rağmen davalı bankanın zamanaşımı gerekçesiyle bu talebi reddettiğini, oysaki çek asıllarının davalı bankaya ibraz edildiğini, aynca 3167 Sayılı Kanunda herhangi bir zamanaşımı süresi öngörülmediği için bu konuda B.K.'nun 125. maddesinde öngörülen ( 10 ) yıllık sürenin uygulanması gerektiğini, müvekkilinin alacağını tahsil için takibe geçtiğini, ancak itiraz nedeni ile takibin durduğunu belirterek davalının haksız itirazın iptali ile % 40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili, dava ve takip konusu çeklerin takas odası vasıtası ile ibraz edildiğini, 3167 Sayılı Kanunun 6 ve 10. maddeleri uyarınca, davacı hamilin, ( 15 ) gün içinde müvekkili bankaya müracaat etmediğini 07.11.2008 tarihinde müracaat ettiğini, bu nedenle müvekkilinin ödeme yükümlülüğü olmadığını, ayrıca TTK'nun 726. maddesi uyarınca ( 6 ) aylık zamanaşımı süresinin dolduğunu öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının hamili olduğu ( 4 ) adet çeki 14.12.2006 - 09.03.2007 - 10.02.2007 ve 29.12.2006 tarihinde bankaya ibraz ettiği ancak çeklerin karşılıksız olması nedeni ile bu hususun çeklerin arkasına şerh edildiği, 3167 Sayılı Kanunun 10. maddesinde muhatap bankanın sorumlu olduğu miktarın ödenme şartının ibraz süresi içinde talep edilmesi halinde söz konusu olacağı, bu şartın gerçekleşmemesi nedeni ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık 3167 sayılı "Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun'un 10. maddesi nedeni ile muhatap bankanın her bir çek yaprağı nedeni ile belli bir miktarla sınırlı olarak sorumlu olacağına ilişkindir.
Mahkemece davalı muhatap bankanın ödeme yükümlülüğünün süresinin ibraz süresi ile sınırlı olduğu ve somut olayda davacı hamilinin ibraz süresi içinde bu miktarı talep etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Muhatap bankanın sorumluluğunun hangi süre ile sınırlı olduğu başka bir anlatımla hamilin muhatap bankadan ödeme yapmasını hangi süre içinde istemesi gerektiği hususunda yasada açık bir düzenleme bulunmamaktadır. 3167 Sayılı Kanunun 10/1. maddesine göre çek hesabı sahibi ile muhatap banka arasındaki ilişki çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayri nakdi kredi sözleşmesi niteliğindedir. Bankanın ödeme yükümlülüğü de bu sözleşmeden kaynaklanmaktadır. Hal böyle olunca muhatap bankanın ödeme yükümlülüğünün zamanaşımı süresinin B.K.'nun 125. maddesi uyarınca genel zamanaşımı süresi olan ( 10 ) yıl olarak kabulü gerekir. Doktrinde de aynı görüş hakimdir ( Bkz. S. Reisoğlu "Türk Hukukunda ve Bankacılık Uygulamasında Çek" Sh. 254 ).
Bu durumda mahkemece açıklanan yönler üzerinde durulup değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.