Merhaba Saygıdeğer Meslektaşlarım,

Müvekkil 2008 yılında Ankara'da 8 katlı bir apartmanın en üst katında bulunan daireyi satın alıyor. Sözleşme haricen yapılarak daire teslim alınıyor. Ödemeleri tamamlandığında karşı taraftan dairenin tapu devrinin gerçekleştirilmesi talep edilmesine rağmen, satışa konu daire ile hemen üst kısmındaki teras katın tapusu arasındaki problemden ötürü müvekkile tapu devri gerçekleştirilemiyor.
Bunun üzerine müvekkilin talebi üzerine karşı taraf ile bir sözleşme aktedilerek falanca tarihe kadar karşı tarafça mevcut problemin giderileceği, ardından tapu devrinin gerçekleştirileceği belirtilerek ; bu vakte kadar teminat teşkil etmek üzere müvekkilin satın aldığı dairenin hemen alt katındaki başka bir daire müvekkil adına tapuya tescil ediliyor. Sözleşmeye bir de karşı tarafça bahsi geçen problemin belirtilen süre içerisinde giderilememesi halinde müvekkil adına teminat olmak üzere tescil edilen dairenin, müvekkile teslim edileceği yazılıyor.

Sözleşmede belirtilen süre içerisinde karşı taraf satışa konu gayrimenkulün tapusundaki problemi gideremediğinden müvekkil adına tescil edilemiyor, bunun üzerine müvekkil ihtar çekerek teminat olmak üzere kendi adına tescil edilen dairenin kendine teslimini talep ediyor.

Haricen yapılan ilk satış sözleşmesi ile birlikte müvekkil satışa konu dairede ikamet etmeye başlıyor, hala da oturmakta. Müvekkil adına kayıtlı taşınmazda ise karşı taraf ikamet etmekte. Ancak karşı taraf, müvekkil adına tescil edilmiş olan daireyi teslime yanaşmıyor.

Bu noktada siz saygıdeğer meslektaşlarıma sormak istediğim;

Kişi kira sözleşmesinden bağımsız olarak bir taşınmazı işgal etmekte ise bu kişi fuzuli şagil sayılamayacağından; dolayısıyla hakkında fuzuli işgal nedeniyle tahliye davası da açılmaz.Bu durumda kişi aleyhine açılabilecek dava, müdahalenin meni davası olabilir. Bununla birlikte ecrimisil de talep edilebilir mi? Yoksa karşılıklı kullanım söz konusu olduğu için bu yersiz bir talep mi olur?

Bu konudaki değerli yorum ve görüşlerinizi alabilir miyim.