T.C. DANIŞTAY
3.Dairesi

Esas: 1983/4852
Karar: 1984/2156
Karar Tarihi: 15.06.1984

ÖZET: Amme alacağının vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrayacağının hükme bağlandığı, mezkur maddedeki zamanaşımının tahakkuk zamanaşımı olmayıp, tahsil zamanaşımıdır. Bu safhada tahakkuk zamanaşımı incelenemeyeceğinden 1977 yılına ait amme alacağının vadesinin rastladığı yılı takip eden 1978 takvim yılından itibaren en geç 31.12.1982 tarihine kadar ödeme emri tebliğ edilmesi gerektiği, bu tarihten sonra tebliğ olunması halinde amme alacağının tahsil zamanaşımına uğrayacağı, hâlbuki ödeme emrinin bizzat davacıya 3.11.1982 tarihinde tebliğ edildiğinden yükümlü vekilinin zamanaşımı iddiasında da yasal uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle red ederek ödeme emrinin tasdikine karar veren mahkeme kararı isabetlidir.

(6183 S. K. m. 58, 102)

Uyuşmazlık mükellef adına 1977, 1978, 1979, 1980, 1981 yılları motorlu taşıtlar vergilerinin tahsilini sağlamak amacıyla tahsil ve tebliğ olunan ödeme emrine karşı, 1977 yılı vergisinin zamanaşımına uğradığı, taksinin 1977 yılından beri geçici olarak kullanılmak üzere başka şahsa bırakıldığı ve Asliye Hukuk Mahkemesi kararı ile de otonun bu şahsa satıldığına karar verildiği ve otonun sahibinin adı geçen şahıs olduğu ileri sürülerek açılan davayı; 6183 sayılı Kanunun 58.maddesinde, kendisine ödeme emri tebliğ edilen şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödendiği veya zamanaşımına uğradığı hakkında dava açabileceği belirtildiğinden, ancak bu maddede belirtilen hususların incelenebileceği, yükümlülüğe ilişkin iddiaların ödeme emri aşamasında incelenmesi yoluna gidilemeyeceği, gibi davacı verginin mükellefi bulunmadığını da isbat edemediği, 6183 sayılı Kanunun 102.maddesinde amme alacağının vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrayacağının hükme bağlandığı, mezkur maddedeki zamanaşımının tahakkuk zamanaşımı olmayıp, tahsil zamanaşımı olduğu, bu safhada tahakkuk zamanaşımı incelenemeyeceğinden 1977 yılına ait amme alacağının vadesinin rastladığı yılı takip eden 1978 takvim yılından itibaren en geç 31.12.1982 tarihine kadar ödeme emri tebliğ edilmesi gerektiği, bu tarihten sonra tebliğ olunması halinde amme alacağının tahsil zamanaşımına uğrayacağı, halbuki ödeme emrinin bizzat davacıya 3.11.1982 tarihinde tebliğ edildiğinden yükümlü vekilinin zamanaşımı iddiasında da yasal uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle red ederek ödeme emrinin tasdikine karar veren Vergi Mahkemesi kararının bozulması isteminden ibarettir.

Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına karar verildi. (¤¤)