02-05-2012, 14:39
|
#11
|
|
5941 Sayılı kanunu m 7/9:
(9) Hamiline çek defteri yaprağını kullanmadan hamiline çek düzenleyen kişi, bu aykırılığı içeren her bir çekle ilgili olarak, (Değişik ibare : 6273 - 31.1.2012 / m.5) “Cumhuriyet savcısı tarafından üçyüz Türk Lirasından üçbin Türk Lirasına kadar idarî para” cezası ile cezalandırılır.
MADDE 5 - (1) (Değişik : 6273 - 31.1.2012 / m.3) Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanunî ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak karşılıksızdır işlemi yapılması hâlinde, altı ay içinde hamilin talepte bulunması üzerine, çek hesabı sahibi gerçek veya tüzel kişi hakkında, çekin tahsil için bankaya ibraz edildiği veya çek hesabının açıldığı banka şubesinin bulunduğu yer ya da çek hesabı sahibinin yahut talepte bulunanın yerleşim yeri Cumhuriyet savcısı tarafından, her bir çekle ilgili olarak çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı verilir. Bu fıkra hükmüne göre çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı, karşılıksızdır işlemine tabi tutulan çekin düzenlenmesi suretiyle dolandırıcılık, belgede sahtecilik veya başka bir suçun işlenmesi hâlinde de verilir
Görüldüğü üzere hamiline çek yaprağı kullanılmaması halinde yalnızca idari para cezasına karar verilmesi öngörülmüş. Çek kullanmaktan men kararı da nereden çıktı..Öte yandan olduğunu varsaysak bile kanunda çek kullanmaktan men diye bir yaptırım da yok, çek düzenleme ve çek hesabı açmaktan men şeklinde yaptırım öngörülmüş. İkisi arasındaki fark -bana göre- ciro etmek de çeki kullanmaktır, ancak çeki keşide etmek çek düzenlemektir. Bu durumda ciro dahi edilemeyecektir ki kanunun amacı karşılıksız çek keşide etmeyi engellemektir.
Vekalet ücreti hususunda uygulamada ortak bir karara varabilmiş değiller. Kimisi 1.200TL, kimisi 600TL'ye hükmediyor, kimisi ise hiç hükmetmiyor.
Son olarak bu eylem artık kabahat olduğundan beraat kararı değil idari yaptırım uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekiyor.
Kanunyoluna başvurmanız şart olmuş gibi.
|