Mesajı Okuyun
Old 11-04-2012, 11:21   #6
yılmazkan

 
Varsayılan

Şikayetin süreye bağlı olduğunu düşünüyorum. Aşağıdaki kararlar şikayet süresi ile ilgili olmamakla birlikte İİK 96,97,99'un uygulanması ile ilgili olup size yardımcı olabilir.
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
Esas: 2003/11195
Karar: 2003/14360
Tarih: 17.06.2003
ÖZET: Uyuşmazlık, İİK.nun 96 ve ardından gelen maddelerine dayanmaktadır. Ödeme emri borçlunun adresinde Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre tebliğ edilmiştir. Hacizde aynı yerde borçlu ve 3. şahsın huzurunda uygulanmıştır. Bu halde İİK.nun 97/a maddesi gereği mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır. Kanunun amir hükümleri sebebiyle icra müdürlüğünce İİK.nun 97. maddesi uyarınca işlem yapılması gerekirken aynı yasanın 99. maddesi doğrultusunda alacaklı tarafa süre verilerek istihkak davası açmasına yönelik işlemi isabetsizdir.
(2004 sayılı İİK. m. 96, 97A, 99) (7201 sayılı Tebligat K. m. 21)
KARAR METNİ:
YARGITAY İLAMI
Yukarıda gün ve numarası yazılı merci kararının müddeti içerisinde temyizen incelenmesi alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Uyuşmazlık, İİK.nun 96 ve ardından gelen maddelerine dayanmaktadır. Ödeme emri borçlunun adresinde Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre tebliğ edilmiştir. Hacizde aynı yerde borçlu ve 3. şahsın huzurunda uygulanmıştır. Bu halde İİK.nun 97/a maddesi gereği mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır. Kanunun amir hükümleri sebebiyle icra müdürlüğünce İİK.nun 97. maddesi uyarınca işlem yapılması gerekirken aynı yasanın 99. maddesi doğrultusunda alacaklı tarafa süre verilerek istihkak davası açmasına yönelik işlemi isabetsizdir. Mercice şikayetin kabul edilerek icra müdürlüğünün 22.01.2003 günlü kararının iptali yolunda hüküm kurulması gerekirken yazılı biçimde alacaklının isteminin reddi doğru değildir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mercii kararının yukarda yazılı sebeplerle İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17.06.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
Esas: 2002/612
Karar: 2002/1865
Tarih: 31.01.2002
ÖZET: Haciz yerinde 3. kişinin kendi adına vergi levhası ibraz etmesi, bu işyerinin 3. kişiye ilişkin olduğunun yeterli kanıtı olamaz. Aynı adreste iki işyeri de faaliyet gösterebileceğinden ve İİK.nun 97/a maddesi hükümü gereğince borçlu ile 3. şahısların menkul malları birlikte ellerinde bulundurmaları halinde mal borçlunun elinde addolunacağından icra müdürlüğünce İİK.nun 96 ve 97 maddeleri gereğince işlem yapılması gerekirken bu konuda alacaklıya süre verilmesi hatalıdır.
(2004 sayılı İİK. m. 96, 97, 97A)
KARAR METNİ:
Yukarıda gün ve numarası yazılı merci kararının müddeti içerisinde temyizen incelenmesi Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İcra Müdürlüğünce haciz işlemi yapılan "Sanayi Cad. No: 25/3 " adresi Takibe dayanak bonoda borçlu adresi olarak gösterilmiş olup, ödeme emri de borçluya bu adreste tebliğ edilmiştir. SSK Prim Bordrosunda borçlunun adresi aynı yer olarak bildirilmiş borçlu adına vergi levhasında da aynı adresteki işyeri gösterilmiştir. Haciz yerinde 3. kişinin kendi adına vergi levhası ibraz etmesi, bu işyerinin 3. kişiye ilişkin olduğunun yeterli kanıtı olamaz. Aynı adreste iki işyeri de faaliyet gösterebileceğinden ve İİK.nun 97/a maddesi hükümü gereğince borçlu ile 3. şahısların menkul malları .birlikte ellerinde bulundurmaları halinde mal borçlunun elinde addolunacağından icra müdürlüğünce İİK.nun 96 ve 97 maddeleri gereğince işlem yapması gerekirken bu konuda alacaklıya süre verilmesi yerinde değildir. Mercice şikayetin bu sebeple kabulüne karar verilmesi gerekirken aksi düşünceyle şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarda yazılı sebeplerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31.01.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.