Mesajı Okuyun
Old 08-04-2012, 00:23   #1
Uye33759

 
Varsayılan Şuyulandırma bedelinin artırımı davası hak düşürücü süre

Sayın meslektaşlarım,

Taşınmaz imar uygulamasına tabi tuluyor. Bir kısım hisse dop olarak kesiliyor, bir kısım hisse bedele dönüştürülüyor bir kısım hisseye ise tapu veriliyor. Tabi herhangi bir şekilde usulune uygun veya uygun olmayan noter marifetiyle tebligat yapılmıyor. İdare lehine yapılan ferağ işlemide mevcut değil taşınmazın bedele dönüşen kısmının hükmen tesciline karar veriliyor.

İmar uygulamasından bir sene sonra müvekkiler imar uygulamasından sonra yeni verilen tapularını 3. kişilere satıyorlar.

Maddi vaka bu şekilde.

Bizde tebligat yapılmadığı için ve idare lehine ferağ işlemi yapılmadığı için hak düşürücü sürenin geçmediğinden ve bu davalarda zamanaşımı sorunu olmadığından bahisle kısmi bedelden şuyulandırma bedelinin artırılması davasını açtık. Davalı idare ise yapılan satış işlemi ile imar uygulamasından haberdar olunduğunu hak düşrücü süre ile borçlar kanununa göre 10 yıllık zamanaşımının geçtiğini ve artık husumet ehliyetinin kalmadığı savunmasında bulundu.

Kanaatimce Yargıtay'ın ferağ işlemi ile hak düşürücü sürenin başladığına ilişkin tespiti idare lehine yapılan ferağ işlemi ile ilgili. 3. gerçek kişilere yapılan satışla hak düşürücü sürenin ve zamanaşımının başlamasının hukuki bir dayanağı olduğunu düşünmüyorum. Açılan davada imar uygulaması sonucunda bedele dönüşen alanlarla ilgili olduğu için uygulamadan sonra verilen yeni tapunun satılmasının da husumet ehliyetini ortadan kaldırmaması gerektiği düşüncesindeyim.

Bu konuya ilişkin görüş ve tecrübelerinizi varsa Yargıtay kararlarını paylaşırsanız memnun olurum.