Mesajı Okuyun
Old 14-03-2012, 14:12   #3
Av. Can Altuntaş

 
Varsayılan

Sayın Limpid,

Konuyla ilgilendiğiniz ve bilgilerinizi paylaştığınız için teşekkür ederim. Ben de siz ve diğer meslektaşlarımla konu hakkında düşüncelerimi paylaşmak isterim. Aslında konuya ilişkin Yargıtay kararları buldum. İçeriklerinden anladığım kadarıyla Yargıtay bu tip durumlarda oldukça titiz bir bilirkişi seçimi yapılmasını uygun görüyor. Sadece piyasanın ya da tasarımın uzmanını değil aynı zamanda kullanıcı/tüketici olan ve hukuk bilgisine sahip kişi veya kişilerden oluşan kurullarla uyuşmazlığın değerlendirilmesi gerektiğini söylüyor. Şu an tek güvencem bu. Sonuçta bu işin piyayasını bilen bir uzman veya kullanıcının beyanları, bununla beraber dediğiniz gibi dinleteceğimiz tanıklarımızın beyanları, varsa daha önce bu makinelerin tamir ya da modifikasyon raporları (özellikle bu işlemlerden sonra yapılan testlerin sonuçlarında mutlaka tasarıma ilişkin bilgiler olacaktır diye düşünüyorum) bize yardımcı olacaktır kanısındayım. Fakat makinelerin satım sözleşmesi ya da faturaların maalesef üretilen ve uyuşmazlık konusu olan ürünlerle ilgili tasarıma ilişkin bir bilgi vermeyeceği kanısındayım. Yine de hedefim müvekkilimin üretime devam etmesi, karşı tarafın olası bir tecavüzü önleme davası açması halinde tasarımın hükümsüzlüğünü karşı dava olarak ileri sürmemiz yönünde olacaktır. Bunun tek sakıncası davayı kaybetmemiz halinde karşı tarafın ihtarlarına rağmen müvekkilin üretimi durdumamış olmasının kötü niyet ve kusuru artıran bir hal oluşturması ve hükmedilecek tazminatta rol oynaması olabilir. Ancak sonuçlarını açıkça belirtmeme rağmen müvekkilim kendisinden çok emin. 50 yıldır bu tasarımı piyasada sattığını söylüyor. Dolayısıyla ben bu davayı kazanacağımızı düşünüyorum.