Mesajı Okuyun
Old 23-02-2012, 16:18   #8
yılmazkan

 
Varsayılan

Esas :2005/15322
Karar:2005/17309
Tarih:23/11/2005

Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı Mustafa Yıldız ve vekili avukat Ezgi Atalay ile davalı vekili avukat Rıdvan Avcı ve vekili avukat İsmail Ağar'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Davacı, davalı tarafından kendisine banka havalesi ile gönderilen paranın davalıya iade edilmemesi üzerine icra takibi yapıldığını, icra takibinde borcun sebebinin borç olarak gönderilen paranın tahsili dendiğini, davacıdan borç para almadığını, paranın başkasına verilmek üzere gönderildiğini bildirip, icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tesbitini istemiştir.

Davalı, davalıya banka havalesi ile gönderilen paranın davacıya borç olarak verildiğini, davanın reddini ve %40 kötünüyet tazminatı istemiştir.

Mahkemece davanın reddine, alacağın %40'ı olan 22.000.000.000 TL tazminatın İ.İ.K.nun 72/4. maddesi uyarınca davacıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davalı, davacıya banka havalesi ile gönderdiği parayı borç olarak gönderdiğini, paranın kendisine iade edilmemesi üzerine icra takibi yaptığını bildirmiş ve davacıdan olan alacağını karz hukuki ilişkisine dayandırmıştır. Davacı ise, davalıdan borç almadığını, gönderilen paranın davalının talimatı doğrultusunda dava dışı kişiye verilmek üzere gönderildiğini ve kendisinin de o kişiye verdiğini belirterek, borçlu olmadığının tespiti istemi ile bu davayı açmıştır. Davacının parayı aldığına dair bu beyanı gerekçeli inkardır. Davacı bu parayı borç almadığını beyan etmektedir. Davalı alacaklının dayandığı karz hukuki ilişkisini yasal delilerle ispat etmesi gerekir. Davalı alacaklının dayandığı banka dekontunda paranın borç olarak gönderildiğine dair bir açıklama yoktur. Banka ile yapılan havaleler ödeme vasıtası olup, borç olarak verildiğini kanıtlamaya yetmez. Öyle olunca davalı, davacıya borç verdiğini kanıtlayamamıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 400 YTL. duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 23.11.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Esas :2005/6664
Karar:2005/11153
Tarih:29/6/2005

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

Davacı, davalıya 11.3.1997 tarihinde banka havalesi ile 120.000 USD ödünç olarak gönderdiğini, davalının ödünç olarak aldığı meblağı ödemediğinden alacağı için icra takibi başlattığını, davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

Davalı, davacının havale yolu ile gönderdiği paranın, davacının kendisine olan borcu karşılığı gönderdiğini, borcunun olmadığını ileri sürerek davanın reddini dilemiş ve %40 kötüniyet tazminat istemiştir.

Mahkemece, davacının davalıya borç verdiğini yazılı delillerle ispatlayamadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2-Davacı davalıya borç para verdiğini bildirmiş, davalı ise karz hukuki ilişkisini inkar etmiştir. Davacı, karz hukuki ilişkisinin varlığını yazılı delilerle kanıtlamak zorundadır. Banka dekontunda paranın borç olarak gönderildiğine dair bir kayıt bulunmamaktadır. Bu haliyle havale bir ödeme vasıtası olduğundan paranın borç olarak gönderildiğini ispatlamaz olayda miktar itibariyle ve davalı tarafından açık muafakatı olmadığından tanıkta dinlenemez. Davacı başkaca yazılı bir belge ibraz ederek iddiasını kanıtlayamamıştır. Ancak davacının delilleri arasında yemin deliline de dayandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davacıya davalıya yemin teklif hakkı olduğu hatırlatılıp, sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

SONUÇ:1.bent gereğince davalının temyiz itirazlarının reddine, 2.bent gereğince kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.6.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.