 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan Av. Yavuz Şahin |
 |
|
|
|
|
|
|
Merhaba sayın meslektaşlarım;
Vadesi 01.01.2000 yılı olan bir adi senet 01.01.2002'de icraya konuluyor. Dosyada 2011 yılına kadar herhangi bir işlem yapılmıyor. 2011 yılında alacaklı dosyayı yenileyince; borçlu da takibin usulsüz olduğundan bahisle İcra Hukuk Mahkemesi'e şikayette bulunuyor ve takip iptal ediliyor.
Olayı yukarıda kısa açıkladım;
Şimdi alacaklı 01.01.2000 vade tarihli senteleri tekrar icraya koymayı düşünüyor.
Kafama takılan soru şu:
Senetlerin zamanaşımı dolmuş mudur?
Usulsüz icra takibi zamanaşımını keser mi?
Alacaklının yeni takip yapması konusunda Borçlar Kanunu 137. madde hükmü uygulanır mı?
Hepinize ilginiz için teşekkür ederim.
|
|
 |
|
 |
|
01.01.2002'de icraya konulup 2011 yılına dek takipsiz bırakılan takibe konu bono zamanaşımına uğramıştır. (3 yıl işlem görmediğinden)
Aslında İİK'nın 33. maddesine göre bu durumda Mahkemenin takipten sonra bir zamanaşımı söz konusu olduğundan icranın geri bırakılmasına karar vermesi gerekirdi. Fakat yazdığınızdan anlaşılan başka bir sebeple takip iptal edilmiş.
Öte yandan 01.01.2002 tarihindeki takip zamanaşımını kesmiştir. Zira
TTK'nın 662. Maddesine göre: kambiyolar açısından Müruruzaman; dâva açılması, takip talebinde bulunulması, dâvanın ihbar edilmesi veya alacağın iflâs masasına bildirilmesi sebepleriyle kesilir.” Dikkat edilecek olursa maddede haklı bir takip veya davadan bahsedilmemektedir.
Ancak zamanaşımı kesildiğinde süre tekrardan işlemeye başlar. Bu nedenle 01.01.2002 tarihinin üstünden 3 yıl geçmesi ile (01.01.2005 tarihi) keşideciye karşı, 1 yıl geçmesi ile de (01.01.2003 tarihi) cirantalara karşı zamanaşımı gerçekleşir. Böylelikle hamil bunlara karşı kambiyodan doğan başvuru haklarını kullanamaz.
Bilindiği gibi zamanaşımı borcu EKSİK BİR BORÇ haline getirir. Bu nedenle de TTK'ya böyle durumlar için bir hüküm konmuştur. BK 137 uygulanamaz. TTK'daki söz konusu hüküm bonolarda ve TTK 720 atfı ile çeklerde uygulanır. Bono veya çek zamanaşımına uğradığında alacaklı sadece TTK 644. maddedeki haklardan birini kullanabilir. Bunlar;
1. Hamil keşideciye karşı sebepsiz zenginleşme davası açabilir.
2. Hamil kendisi ile hukuki/ticari ilişki içine girdiği cirantaya (kendinden önceki ciranta) karşı alacak davası açabilir.
3. Bunlar dışında kalan kambiyo borçlularına karşı hiçbir talepte bulunulamaz. (644/son)
Bu saatten sonra bononun kambiyo takiplerine özgü yolla takibe konmasına imkan yoktur. Yukarıda açıklandığı üzere icra takibi zamanaşımı kesmiş ise de kesilen zamanaşımından sonra işleyen yeni zamanaşımı süresi de dolmuştur.
Burada alacaklı BK'ya göre değil TTK 644'e göre dava haklarını kullanabilir veya ilamsız icra takibi yapabilir.
Bu halde alacaklı tekrar takip yapar ise ne yapmanız gerekir.
1. Alacaklı kambiyo takibi yapar ise yukarıda belirttiğim gibi zamanaşımı gerçekleştiğini ve alacaklının kambiyoya dayalı talep haklarının düştüğünü(zamanaşımına uğradığını) beyan ederek örnek 10 ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde zamanaşımı itirazında bulunabilirsiniz.
2. Alacaklı ilamsız takip yapar ise ve siz keşideci veya alacaklıdan önceki ciranta değilseniz; yukarıdaki sebeplerle zamanaşımı gerçekleştiğinden alacaklının 644'e dayalı hakları kullanabileceğini, kendinizin keşideci veya alacaklıdan önceki hamil olmadığınızı, 644/son fıkrası gereği sizden talepte bulunulamayacağını ileri sürüp ödeme emrine itiraz ediniz. Alacaklı itirazın iptali yoluna gitse bile davası sizin açınızdan reddolur.
3. Alacaklı ilamsız takip yapar ise ve siz keşideci iseniz TTK 644. maddesinde sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak keşideciye başvurulabileceğini, sebepsiz zenginleşmede ise BK 61 uyarınca sebepsiz zenginleşme tarihinden itibaren (bono vadesi-2000) 10 yıl geçtiğini ve davacı alacaklının sebepsiz zenginleşmeye dayanamayacağını BK 61'e göre ayrı bir zamanaşımı gerçekleştiğini ileri sürüp lehinize olahyı bitirirsiniz.
4. Alacaklı lamsız takip yapar ve siz alacaklıdan önceki ciranta iseniz TTK 644 gereği alacaklının temel ilişkiye dayalı alacak davası açabileceğini, BK 125 uyarınca her davanın 10 yıllık genel zamanaışımı süresine tabi olduğunu muacceliyet tarihinden itibaren (bono vade tarihi) 10 yıl geçtiğini ve alacaklının dava hakkını kullanamayacağını, ayrı bir zamanaşımı olan genel zamanaşımının da gerçekleştiğini ileri sürüp sorunu çözersiniz.
5. Doğrudan 644.'teki seçimlik haklara dayalı dava açılması halinde durumunuza göre yukarıda 2-3-4 nolu bentlerdeki itirazları ileri sürebilirsiniz.
Not: vade tarihini (01.01.2000) veya takip tarihini (01.01.2002) baz alsak dahi TTK 644 teki sebepsiz zenginleşmeye dayalı dava hakkı ile temel ilişkiye dayalı dava hakkı BK 61 ve BK 125 uyarınca 01.01.2010 veya 01.01.2012 tarihi itibari ile zamanaşımına uğramış vaziyettedir. (ben 01.01.2010 tarihini doğru buluyorum)
Selamlarımla