|
Alıntı: |
|
|
|
|
Yazan Av.Suat Ergin |
|
|
|
|
|
|
|
13/01/2007
'Dayak öğrencinin iyiliği için'
»1992 ve 2006 yıllarında elde edilen verilere göre, kendilerine bedensel ceza uygulanan öğrencilerin, çok kötü hissetme ve ağlama isteğinde bir artış varken, utanma hissinde önemli bir azalma olduğu görülmüştür. Bu bulguya bakılarak, öğrencilerin artık dayak yemekten utanmadığı söylenebilir.
|
|
|
|
|
|
işte sorun bu cümlede kendini ortaya koyuyor.
bazen medyada takip ediyoruz hepimiz.bu gençlik nereye gidiyor diyoruz.bizim zamanımızda böyle miydi,öğretmene saygı vardı diyoruz.ama saygıyı kendimiz yok ediyoruz.yüzsüzleştiriyoruz.
bu eğitim! anlayışı böyle devam ettiği sürece gençliği suçlamaya devam edemeyeceğiz.
çözüm nerde mi başlıyor?
sorumluluk vermeliyiz.
yanlış yapan çocuğa bir yanlış da biz yaparsak, artık bunu alışkanlık haline getirir.
"canım kulağını da çekmeyeceksem nasıl korkutabilirim,sözümü dinletebilirim" diye cahil bir insan düşünebilir.bir ÖĞRETMENİN bu yolu seçmesini ve bu zihniyette düşünmesini kabul etmiyorum.bunun ne mazereti olabilir ne de savunulacak tarafı.
ben pedagoji eğitimi almadım.psikoloji,sosyoloji okumadım.peki insan yetiştirmekle mükellef öğretmenlerimiz bu eğitimi aldıkları halde neden alternatif yöntemler geliştiremiyorlar??
çocuklarımızda gördüğümüz kusurların aslında aynada yansıyan aksimiz olduğunun farkına vardığımızda , çözüm aramak için adım atabileceğiz...