Dekont ve havale ile yapılan ödemeler bir borcun ifası içindir. 
Alacak belgesi hükmünde değildir. Açıklama kısmında bir şey yazmayan banka dekontu  bir borcun ödendiğine dair karinedir. Bu durumun aksini ispat etmeniz gerekir. Ama elinizde ki senetlerin keşide tarihiyle havale tarihleriyle uyuşuyorsa bu durumu ispat edebilirsiniz diye düşünüyorum.
T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/11882
K. 2005/15157
T. 13.10.2005
• İTİRAZIN İPTALİ ( Uyuşmazlık Ödünç Aktinden Kaynaklanmakta Olup Ödünç  Verdiğini Davacının Yasal Delillerle Kanıtlaması Gereği )
• BANKA DEKONTU ( Paranın Ödünç Olarak Yatırıldığına Dair Bir Açıklama  Olmaması - Banka Dekontunda Paranın Gönderiliş Nedeni İle İlgili Bir  Açıklamanın Bulunmadığı Hallerde Paranın Mevcut Bir Borcun Ödenmesi İçin  Gönderildiğinin Kabulü Gereği )
• YEMİN TEKLİFİ ( Uyuşmazlık Miktar İtibarı İle Tanıkla İspat Sınırının  da Dışında Olduğu - Davacının Davalıya Yemin Teklif Etmeyeceğini de  Bildirmiş Olması Karşısında Mahkemece İspatlanamamış Olan Davanın  Reddine Karar Verilmesi Gereği - İtirazın İptali )
• PARANIN ÖDÜNÇ YATIRILMASI ( Banka Dekontunda Paranın Gönderiliş Nedeni  İle İlgili Bir Açıklamanın Bulunmadığı Hallerde Paranın Mevcut Bir  Borcun Ödenmesi İçin Gönderildiğinin Kabulü Gereği - İtirazın İptali )
2004/m.67
ÖZET : Taraflar arasındaki uyuşmazlık ödünç aktinden kaynaklanmakta  olup, ödünç verdiğini davacının yasal delillerle kanıtlaması  gerekmektedir. Banka dekontunda paranın ödünç olarak yatırıldığına dair  bir açıklama yoktur. Banka dekontunda paranın gönderiliş nedeni ile  ilgili bir açıklamanın bulunmadığı hallerde, paranın mevcut bir borcun  ödenmesi için gönderildiğinin, kabulü gerekir. Uyuşmazlık, miktar  itibarı ile tanıkla ispat sınırının da dışındadır. Davacının davalıya  yemin teklif etmeyeceğini de bildirmiş olması karşısında mahkemece  ispatlanamamış olan davanın reddine karar verilmesi gerekir. 
DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması  sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik  olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi  üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü: 
KARAR : Davacı, davalının kendisinin amiri olduğunu, davalının isteği  üzerine vakıftan para çekip davalı hesabına yatırdığını, davalının  borcunu ödememesi üzerine icra takibi yaptığını ileri sürerek itirazın  iptali ile inkar tazminatını istemiştir. 
Davalı, asıl davacının kendisine borcunun olduğunu, davalının çocuğunun  doğumu sırasında elden 2.000.000.000 TL ödediğini, davacının bu parayı  yatırdığını savunarak davanın reddini dilemiştir. 
Mahkemece, davacının davalıya elden 2.000.000.000 TL verdiği  gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından  temyiz edilmiştir. 
Davacı davalının talebi üzerine kendi vakıf kredisinden para çekip  davalı hesabına yatırdığını, geri ödenmemesi üzerine yaptığı takibe  itiraz edildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmış, davalı ise hesabına  yatan paranın davacıya verdiği borcun geri ödemesi olduğunu  savunmuştur. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ödünç aktinden  kaynaklanmakta olup, ödünç verdiğini davacının yasal delillerle  kanıtlaması gerekmektedir. Banka dekontunda paranın ödünç olarak  yatırıldığına dair bir açıklama yoktur. Banka dekontunda paranın  gönderiliş nedeni ile ilgili bir açıklamanın bulunmadığı hallerde,  paranın mevcut bir borcun ödenmesi için gönderildiğinin, kabulü gerekir
.  Uyuşmazlık, miktar itibarı ile tanıkla ispat sınırının da dışındadır.  Davacının davalıya yemin teklif etmeyeceğini de bildirmiş olması  karşısında mahkemece ispatlanamamış olan davanın reddine karar verilmesi  gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma  nedenidir. 
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı temyiz edilen hükmün  davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine,  13.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
  
    
    
    
      
        | 
         | 
         | 
        
         | 
       
      
        | 
         | 
        
        Senet mal karşılığında değil borç para karşılığında düzenlenmiş.Tarafımıza açılacak bir menfi tespit davasında bunu beyan etmek ispat külfeti yer değiştirecek dolayısıyla da bizim borç para verdiğimizi yazılı belge ile ispatlamamızı gerektirecek. 
Bu durumda borç para banka aracılığıyla gönderilmiş.Banka dekontu bizim için yeterli bir delil olur mu?
         | 
        
         | 
       
      
        
          | 
        
         | 
        
          | 
       
     
     |