|
|
|
|
Bir bonoda önde şahıs ismi yazılı yanında ise şirket kaşesi var, kaşenin üzerinde de aynı kişiye ait iki imza var. her iki imzanında kaşe üzerinde olması şahsi sorumluluğu etkilermi.
|
|
 |
|
 |
|
Kesinlikle etkilemez. Senet üzerinde iki imza varsa iki adet sorumluluk vardır:
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/22495
K. 2004/26960
T. 27.12.2004
• ŞİRKET TEMSİLCİSİNİN ŞAHSİ SORUMLULUĞU ( Şirket Kaşesi Dışında Senet Üzerine Attığı İkinci İmza Nedeniyle )
• BONODA ŞİRKET KAŞESİ ÜZERİNE VE AÇIĞA OLMAK ÜZERE İKİ AYRI İMZA ATAN ŞİRKET TEMSİLCİSİ ( İkinci İmza Nedeniyle Bonodan Şahsen Sorumlu Olacağı )
• SENETTE ŞİRKET KAŞESİ ÜZERİNE VE AÇIĞA OLMAK ÜZERE İKİ AYRI İMZA ATAN ŞİRKET TEMSİLCİSİ ( İkinci İmzadan Şahsen Sorumlu Olacağı )
6762/m.589,690
ÖZET : Takip dayanağı bono, borçlu şirketin münferit temsilcisi K. tarafından şirket kaşesi üzerine ve açığa imza atılmak suretiyle düzenlendiği anlaşılmaktadır. TTK 'nun 690. maddesi göndermesiyle bonolar hakkında uygulanması gereken aynı kanunun 589. maddesi gereğince, şirketin münferit temsilcisinin şirket kaşesi dışında senet üzerine atmış olduğu diğer imzanın kendisini sorumluluktan kurtaracağı düşünülemez. Senet üzerinde iki adet imza bulunması nedeniyle ve bu imzanın şikayetçi tarafından inkar edilmediği de gözetilerek imzalardan birinin K. adına atıldığının kabulü gerekir.
DAVA : Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Takip dayanağı bono, borçlu şirketin münferit temsilcisi K. tarafından şirket kaşesi üzerine ve açığa imza atılmak suretiyle düzenlendiği anlaşılmaktadır. TTK 'nun 690. maddesi göndermesiyle bonolar hakkında uygulanması gereken aynı kanunun 589. maddesi gereğince, şirketin münferit temsilcisinin şirket kaşesi dışında senet üzerine atmış olduğu diğer imzanın kendisini sorumluluktan kurtaracağı düşünülemez. Senet üzerinde iki adet imza bulunması nedeniyle ve bu imzanın şikayetçi tarafından inkar edilmediği de gözetilerek imzalardan birinin K. adına atıldığının kabulü gerekir. Mahkemece yukarıda belirtilen nedenlerle şikayetin kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366. ve HUM K. 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 27.12.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.