Müvekkil bir traktör firmasına traktör almak için başvuruyor. Yapılan pazarlık sonrası traktörü banka kredisi ile almaya karar veriyor. Traktör firması gerekli evrakları getirmesi halinde kendisine çalışmakta olduğu D ilçesi B bankası şubesinden traktör kredisi çıkarabileceğini söylüyor. Müvekkil kabül ediyor. Gerekli evrakları hazırlayıp traktör firmasına veriyor.

1 hafta sonra B bankasından kendisine kredi çıktığını bildirip şu saatte imzaya gelin diyorlar. Müvekkil o tarihte bankaya gidiyor. Kredisi imzalanıp onaylanıyor. 3 Gün sonra traktör kendisine veriliyor.

Aradan bir ay sonra bankadan bir ihtar geliyor. Kredi çekmek için bankaya ibraz edilen evrakların bir kısmının sahte olduğu tespit edilmiş olup bankamıza olan borcunuzun tamamını şu tarihe kadar yatırın deniyor. Müvekkil bir anlam veremiyor. Bankaya gittiğinde kendisi tarafından verilmemiş sahte tapu suretlerinin dosyaya konduğunu bununla birlikte kendisine 35 000 TL lik traktör verilmiş olmasına rağmen kredinin 45000 TL lik traktör üzerinden verildiğini, kendisi ekipman almamış olmamasına rağmen traktör firmasınca kendisine ekipman kredisi kullandırılmış olduğunu görüyor.


Bir ay içerisinde de söz konusu Traktör firması sahibi ve çalışanları nitelikli dolandırıcılık ve suç işlemek amacıyla örgüt kurmak suçlarından yakalanıyor. Yani kredi çıksın sıkıntı olmasın diye sahte tapuları bankaya ibraz eden ve usulsuz kredileri çıkartan Traktör firması yetkilileri. Bunlarla birlikte müvekkilin kredi çekmiş olduğu B bankası müdürü ile zirai kredi sorumlusu şahıs sanık sıfatıyla aynı dosyada yargılanıyorlar.

Ben sorum şu olacak. Banka Müdürü ve zirai kredilere bakan şahsın suçunun sabit olması halinde müvekkilimin zararından dolayı B bankası tüzel kişiliğinin maddi ve manevi tazminat sorumluluğu söz konusu olurmu?

Banka müdürü ve çalışanın işine bankaca sonverildi ve ağır ceza mahkemesinde görülmekte olan davada bizde müşteki sıfatı ile bulunuyoruz bankada müşteki sıfatında bulunuyor.

Görüşleriinizi bekliyor şimdiden teşekkür ediyorum.