Konu: Offshore
Mesajı Okuyun
Old 15-12-2011, 15:39   #2
tiryakim

 
Olumlu Bu mu aradığınız karar ?

Alıntı:
Yazan Av.Günar
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin iflas eden Yurtbank'ta off-shore hesabı bulunan bir mudinin açtığı davayı haklı bulduğu karara ulaşabilen meslektaşımız var mı? Acaba bu karar üzerine eski imarbank offshore zedelerden yeni dava açanlar oldu mu?

YARGITAY İLAMI
2010/13762E, 2011/8727K, 12.07.2011 Tarih
Taraflar arasında görülen davada Kocaeli 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 29/04/2004 tarih ve 2002/570-2004/150 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı Oyakbank A.Ş. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi İhsan Akgül tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Yurtbank Kocaeli şubesinde uzun süre hesabı bulunduğunu, banka personelinin aldatması ve kasti yönlendirmesi ile parasının off-shore hesabına yatırdığını, müvekkili parasının hiçbir zaman off-shore hesabına gitmeyip, Yurtbank A.Ş.'nin uhdesinde kaldığını, banka tarafından şubelere gönderilen yazılarda hedef gösterilerek paraların off-shore hesaba yönlendirilmesinin istenildiğini, banka personelinin mudileri istedikleri irade beyanında bulunmaya zorlamak için hatalı fikrin doğumuna veya teyidine ya da devamına kasten sebebiyet verdiklerini, mudilerin banka personelinin prim usulü hileli yönlendirmesiyle akdin icrasına neden olunduğu için akdin geçerli olmadığını ileri sürerek, 4.000,00 TL'nın faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Yurt Security Off Shore Ltd. dışındaki davalılar vekilleri ayrı ayrı davanın reddini istemişlerdir.
Davalı Yurt Security Off Shore Ltd.’ye tebligat yapılamamıştır.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosyadaki kanıtlara göre, davacının parasının off-shore hesabına havale edilmesi konusunda talimatı bulunduğunun taraflar arasında tartışmasız olduğunu, davacının hesabının Yurt Security Off-Shore Ltd'de olması nedeniyle davacının öncelikle bu şirketten talepte bulunmasının gerektiği, davanın henüz erken açılan bir dava olduğu gerekçesiyle, davalı Yurt Security Off Shore Ltd. hakkındaki davanın atiye terki nedeniyle bu davalı hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar hakkındaki davanın ise reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili ile davalı Oyakbank (Yurtbank) ve TMSF vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1 - Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ING Bank (Oyakbank) vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2 - Dava, davalı Oyakbank A.Ş.’nin külli halefi olduğu Yurtbank A.Ş. Kocaeli Şubesi’nde bulunan davacı mevduatının, davacının iradesi fesada uğratılarak Yurt Security Offshore Bank Ltd. hesabına gönderildiği iddiasına dayalı olarak açılmış alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece, Yurt Security Offshore Bank Ltd. hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar hakkında açılan davanın “zamansız” olduğundan bahisle reddi cihetine gidilmiş ise de, yerel mahkeme kararından sonra İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen 29.11.2005 tarihli karar ile davalı bankanın külli halefi Yurtbank A.Ş.’nin ve diğer davalı Holding’in yöneticisi olan davalı Ali Balkaner hakkında, “offshore hesapları üzerinden banka vasıta kılınmak suretiyle dolandırıcılık” suçundan mahkumiyet hükmü kurulmuş ve işbu ceza hükmü Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nin 19.10.2006 gün ve 1600-16357 sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir. Ceza mahkemesince verilen ve kesinleşen kararın gerekçesinde, davalı Ali Balkaner ve Yurtbank A.Ş.’nin diğer bir kısım yöneticilerinin, Yurtbank A.Ş. aracılığıyla offshore hesabı açtıran 4204 kişiyi, bankayı vasıta kılmak suretiyle dolandırdıkları ve bu suretle topladıkları paraların Balkaner Holding bünyesindeki şirketlere ucuz kredi olarak aktarıldığı, offshore bankasının paravan bir şirket olarak davalı Ali Balkaner tarafından yakınlarına kurdurulduğu açıklanmıştır. Bir başka söyleyişle, Yurtbank A.Ş.’nin söz konusu yöneticileri tarafından davacı ve onun durumundaki diğer off-shore hesabı açtıranların iradelerinin fesada uğratıldığı ve bu suretle off-shore hesaplarına para yatıran kişilerin haksız ve hukuka aykırı bir fiile maruz bırakıldıkları açıkça ortaya konmuştur.
Bu durumda, gerek ceza mahkemesindeki belirlemeler ve gerekse de Dairemize intikal eden emsal dosyalardaki aciz vesikaları da gözetildiğinde, davacının alacağını hakkındaki dava kabul edilen Yurt Security Off-Shore Ltd.’den tahsil edemeyeceğinin anlaşılması karşısında, diğer davalılara yöneltilen davanın zamansız olarak nitelendirilemeyeceğinin kabulü ile ceza mahkemesinin mahkumiyet kararının hukuki sonuçları BK’nun 53. maddesi çerçevesinde gözetilmek suretiyle, BK’nun 41, TTK’nun 321/son ve 336/5. maddeleri uyarınca, gerek davalı Ali Balkaner’in ve gerekse yöneticisi konumunda olduğu diğer davalıların davacının ileri sürdüğü zarardan sorumlu tutulmaları gerekip gerekmediği tartışılıp değerlendirilerek, varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmek üzere anılan davalılara yönelik yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3 - Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
4 - TMSF vekilinin temyiz itirazlarına gelince, davacı vekili, hesabın açıldığı bankanın TMSF’ye geçtiğinden bahisle anılan kurumu da dava etmiştir. Mahkemece, bu davalı hakkındaki davanın da erken açıldığı gerekçesiyle davanın reddine kararı verilmiş ise de, ayrı tüzel kişiliği bulunan davalı Oyakbank A.Ş’den ayrı olarak davalı TMSF dava edilmiştir. O halde, doğrudan TMSF hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması yanlış olmuş ise de sonucu itibariyle doğru olan kararın açıklanan gerekçeyle onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı banka vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 4 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı TMSF vekilinin TMSF hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu davalı hakkındaki kararın ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 01,25 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı Oyakbank A.Ş.'den alınmasına, davalı TMSF harçdan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 12.07.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.