Mesajı Okuyun
Old 12-12-2011, 10:48   #5
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Doğuhan
Öncelikle tüm meslektaşlarıma saygılarımı sunuyorum.
Benim araştırdığım mevzu kişinin borç vermek gayesi ile havale alacaklısına yapılan havalede dekontun delil niteliğidir. Yüksek yargı makamının kararlarında banka havalesi yoluyla borç veren şahısların açmış olduğu "alacak" davaları neticesinde "havalenin ödeme vasıtası olduğu,var olan bir borcun ödendiğini gösterdiği" aksi yönde savların ispat külfetinin davacı-alacaklıya ait olduğu belirtilmektedir. Bu kararlarda yargı makamı dekontun açıklama kısmında "borç olarak verildiği" açıklamasının yer almamasını alacaklı olduğunu beyan eden yönünden aleyhe değerlendirmektedir. Bu noktada şayet alacaklı , banka havalesi esnasında dekonta "borç olarak verilen" açıklamasına yer verirse dekontun delil olarak durumunu nasıl değerlendirmek gerektiği ? borç ilişkisini tek başına ispata yarayıp yaramayacağı? Kuvvetli veya adi karine teşkil edip etmediği? hususunda öğretide ve uygulamada açık değerlendirmelere rastlayamadım. Benim şahsi fikrim havale dekontunda "borç olarak" verildiği açıklamasının yer alması halinde bunun bir delil olarak kabul edileceği, havale alacaklısı olan(borçlunun) aksini beyan etmesi yani kendisine gönderilenin borç olmadığı savında ise ispat külfetinin kendisine geçeceği yönündedir.
Bu noktada havale dekontunda "borç olarak verilen" açıklamasının yer aldığı bir havale ilişkisinde anılı havale dekontunun delil niteliği hususunda ki görüşlerinizi paylaşabilirseniz minnettar kalırım.
Tüm melektaşlarıma iyi haftalar ve iyi çalışmalar,

Kanaatimce, dekontta borç olarak gönderildiği belirtilmiş ise de, bu ibare tek başına, banka dekontunun mevcut borcun ödemesi karinesinin aksini ispata yetmez ve ispat külfetinin yerini değiştirmez. İspat külfetinin halen alacaklıda (göndericide) olduğunu, lakin dekont nazara alınarak senetle ispat kuralının dışına çıkılabileceğini düşünüyorum.