Mesajı Okuyun
Old 08-12-2011, 12:17   #9
önceki beyan

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım, bu durum aslında çok karşılaşılan fakat net bir çözümü –henüz- olmayan bir durum.

Görevle ilgili sorunuzdan başlamak istiyorum: HMK m. 383 ve 382/e-6 maddeleri gereğince kıymetli evrakın iptali davalarında sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğunu düşünüyorum.

Açılacak dava ile ilgili olarak, bu işin uygulamada nasıl ortaya çıktığından ve nasıl çözüldüğünden (veya çözülemediğinden) bahsedeyim, yorum sizin:

Boş çek yaprakları neden iptal ettirilmeye çalışılır, öncelikle bunu ortaya koyalım. Bu ihtiyaç ya müvekkilinizin durumunda olduğu gibi, çek sahibinin çek yapraklarını kaybetmesinden doğar ya da uygulamada sıkça karşılaşıldığı üzere şu şekilde doğar:

Birçok banka şöyle çalışıyor: çek sahiplerinin hesaplarına, her bir çek yaprağı için bankanın sorumlu olduğu tutar kadar bloke konuluyor. Bankaya bir şekilde geri gelen (hamil tarafından ibraz veya çek sahibi tarafından iade) çek yaprakları tutarında blokeniz kaldırılıyor ve örneğin bankaya olan kredi borcunuzdan düşülüyor. Birçok çek sahibi, elindeki boş çekleri bankaya iade edip blokeyi kaldırmak ve kredi borcunu bu şekilde ödemek istediğinde, çekleri bankaya teslim ettiğine dair bir belge almayıp (tüm sorun buradan çıkıyor) çekleri oradaki çalışana vermekle yetiniyor. Ve o boş çekler de bir şekilde kayboluyor, başka evrakların arasına giriyor vs.

Son durumda: siz boş çekleri bankaya iade ettiniz fakat bankadan teslime dair bir belge almadığınız gibi işi yapılıp yapılmadığını da takip etmediniz; banka çekleri kaybetti; iade işlemi yapılmadığı için blokeniz kaldırılmadı; ilgili tutar kredi borcunuzdan düşülmedi ve banka yıllar sonra size icra takibi yaptı. Bu durumdaki birinin bankaya gittiğinde aldığı cevap aynen şu: “doğrudur almışızdır ama aradık bulamadık, çok sık karşılaştığımız bir durum bu. Çek iptali kararı getirmediğiniz sürece yapabileceğimiz bir şey yok!”. Şu halde, ya bankaya karşı menfi tespit davası açacaksınız (fakat ispatlamak oldukça zor) ya da bankanın dediğini yapıp çek iptali davası açacaksınız.

Boş çek yaprakları, çek sahibi veya banka tarafından kaybedildiğinde çek sahibi (keşideci) olarak çek iptali davası açma hakkınız yok. Yargıtay’ın yeni kararları da bu yönde. Eminim ki Yargıtay bir zaman sonra görüş değiştirecek ve bu garip durum ortadan kalkacak. Tabii o zamana kadar da yüzlerce insan mağdur olacak.

Uygulamada, bu tür davaların “bir hamil” üzerinden açıldığını ve tanıkla vs. ispat edilmeye çalışıldığını gördüm. Sonuç alan da var, alamayan da var. Benim bunu burada dile getirmem de dahil olmak üzere, işin etik boyutu tartışılır. Dediğim gibi, yorum sizin.

(İşin teorik boyutu için şu link faydalı olacaktır: http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=48564
Özellikle, Tekinalp Hocanın “çek keşidecisinin zayi nedeniyle iptal davası açabileceğine” ilişkin görüş değişikliği önemli)

İyi çalışmalar.