Karayollarında taşıma akdiyle yolcu taşımacılığı yapan otobüs, minibüs gibi araçlar, Karayolu Yolcu Zorunlu Koltuk Sigortası yaptıracaklardır. Meydana gelecek trafik kazalarında yaralanan veya hayatlarını kaybeden yolculara veya mirasçılarına (yoksa sadece hak sahiplerine mi demeli) zorunlu koltuk bedeli ödenir. Mesela 2011 yılı için bu bedel (31 ve daha az koltuklu olanlarda) ölüm hallerinde 175.000 liradır. Koltuk sigortası bir meblağ sigortası türü olduğundan, yolcunun mirasçılarına bu meblağ tam (her halde ölenin veya geride kalanın yaşına, mesleğine bakılmadan?) ödenecektir.
Trafik kazasında yolcunun ölümü üzerine maddi ve manevi namıyla iki çeşit tazminat dava konusu edilebilir. Tazminatın maddi bölümü zorunlu trafik sigortacısı tarafından karşılanacak ve burada ödenecek maddi tazminatın miktarı ise, (Koltuk Sigortasından farklı olarak) hayatını kaybeden yolcunun ve talepte bulunacak olanların yaşı, mesleği yani geliri (hakeza kusur da ) gözönünde bulundurularak belirlenecektir.
Acaba trafik kazası sonucu meydana gelen ölüm olaylarında istenebilecek manevi tazminat hususu, zorunlu koltuk (Meblağ) sigortasının bulunduğu hallerde nasıl değerlendirilmelidir? Başka bir deyişle, ölen yolcunun geride kalanlarına 175.000 TL ödenince, bunlar (davacılar) aracın işleten ve/veya sürücülerine manevi tazminat namıyla ayrıca bir talep/dava yöneltebilecekler midir? Yoksa, sürücü ve/veya işleten kendisine açılan böyle bir manevi tazminat davasına karşı şu savunmada bulunurlarsa bunu dinletebilecekler midir: “Davacıların sigortacımızdan aldığı 175.000 liralık kalem içerisinde maddi- manevi her türlü tazminat alacağı mevcut sayılır; davacılara bu sabit meblağ ödenmekle her türlü talepleri karşılanmış olur, bu hallerde manevi tazminat için ayrıca bir talep dava konusu edilemez” ??