| 
		 
			
			 
			
			
			
			
		 
			
				  
				
		
	  | 
	
	
		
			
			
				 
				Ne güzel!
			 
			 
			
		
		
		
		Ne güzel şey anlamak seni, 
bir gazetenin kalın harflerle yazılmış, 
ana haberlerini okurcasına. 
  
Çerçevemin pervazlarından sızan, 
ayaz gibi. 
  
İçimi dondursa da soğuğun, 
ne kadar buz tutsa da  
ömrümün saçaklarından akan yağmurun, 
yine de ıslanmam,üşümem yok olmam. 
  
Ne güzel şey anlamak seni, 
eşkiya akşamlarda, 
kovalamak peşini 
alaca karanlıklarda, 
  
kurşun sesleri yankılanırken 
ölüme yakın adımlarımda, 
her umudumu kırışın, 
ölüm olur cansız cesedime. 
  
Ama ne yaparsan yap, 
kızamam sana, kırılamam.  
  
Ömrümün son demi ellerinde, 
ve sen bunu çok iyi bilirsin, 
  
bir çift yeşil göz, 
bekler gelişini, 
her ayak sesinde, 
yolunu gözler 
  
ve ne güzel beklemek seni, 
uykusuzlukların pençesinde, 
yırtıcı bir leopar gibi 
parçalar sensizliğimde saatlerimi, 
  
Ne güzel, 
ne güzel, 
ne güzel şey, 
  
sevmek seni, 
böyle sereserpe 
acı çekerek 
ve fütürsüzce... 
  
Nilgün. 
  
4.01.2007 
--------- 
		
	
	
    
  
		
		
		
				
		
	
	 |