 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan Av. Hatun Olguner |
 |
|
|
|
|
|
|
İki yolla gerçek kayıt yapılabilir. Birincisi çocuğun babasının çocuğu tanıyarak kendi hanesine yazdırması,anne olarak ta gerçek annenin yazılması. Bu gerçek kayıt yapıldıktan sonra mevcut kayıt mükerrer duruma düşeceğinden mükerrer kaydın iptali davası açılması. Bu davanın ilgililerin tümü davaya dahil edilerek açılması gerekiyor. Davacı veya davalı olarak farketmez. Pratik olan yol budur.
|
|
 |
|
 |
|
Böyle bir yolun izlenmesine imkan yoktur. Zira MK.m.295,f.3 gereğince "Başka bir erkek ile soybağı bulunan çocuk, bu bağ geçersiz kılınmadıkça tanınamaz." Durum böyle olunca söz konusu olay bakımından başka bir erkekle soybağı kurulan bir kimsenin tanınmasına imkan yoktur. Söz konusu soybağı, soybağının reddi davası sonucu mahkeme kararıyla ortadan kalkmadıkça bu kimse başkası tarafından tanınamaz. Bu davanın ise kim tarafından, kime karşı açılacağı 286. maddede düzenlenmiştir: "Koca, soybağının reddi davasını açarak babalık karinesini çürütebilir. Bu dava ana ve çocuğa karşı açılır.Çocuk da dava hakkına sahiptir. Bu dava ana ve kocaya karşı açılır." Bu olayın çözümü bakımından önemli olan nokta, çocuk ile aralarında şuanda soybağı ilişkisi bulunan kimselerle çocuk arasındaki soybağı ilişkisinin nasıl kurulduğudur. Eğer bu soybağı ilişkisi, muvazaalı bir nüfusta tanıma ilişkisiyle kurulmuşsa, sevgili meslektaşımın belirttiği gibi soybağına ilişkin davalara gerek kalmadan nüfus kaydının düzeltilmesi davasıyla düzeltme talep edilebilecektir. Ancak olayda söz konusu soybağı ilişkisinin bir yıl sonra çocuğun hastalığının başgörtermesi ile kurulduğu ayrıntısı verilmekte. Böyle bir soybağı ilişkisinin kurulması ise muhtemelen evlat edinme yoluyla olmuştur. Böyle bir durum söz konusu ise, artık soybağının reddi davası açılamayacak ancak, çocuğun aynı yolla ailesine evlatlık verilmesi söz konusu olabilecektir.