 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
müvekkil şirketin iştigal konusu, işin sırları ve ticari yöntemleri bakımından özellik teşkil etmesi sebebiyle, tüm Türkiye bakımından rekabet etmeme şartı konulması geçerlilik kazanabilir mi? Zira finans sektöründe (Tüm Türkiye bakımından) yeni bir teknik ve alan üzerine çalışan firma için bu şart olmazsa olmaz niteliktedir. |
|
 |
|
 |
|
Sayın merdi
Rekabet Yasağı" kavramı piyasa şartlarıyla bağlantılı ticari bir konudur.
TTK.nin 4.maddesiyle (6102 s. TTK.m. 4) yasa koyucu açıkça BK.nin 348.maddesinden (6098 s. BK.m. 444,445-İki yıl) kaynaklanan davaların mutlak ticari davalardan olduğunu öngörmüştür. Rekabet yasağının bir hizmet sözleşmesi içinde yer alması, davanın mutlak ticari dava olduğu niteliğini değiştirmez.
Rekabet yasağı sözleşmesindeki ”sınırlandırma” ile “işverene verilebilecek zararın önlenmesi” amacı arasındaki dengenin tespitinde bilirkişiye başvurulması zorunluluğunu vardır.
Soru bağlamında Rekabet yasağı sözleşmesinde "Türkiye" denilmiş olmasının (“işçinin ekonomik geleceğini hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye” düşürmemesi koşuluyla) tek başına bir geçersizlik nedeni olmayacağı görüşündeyim.
İncelenmesi yararlı olur: HGK.E. 2008/9-517,K. 2008/566,T. 22.9.2008
Saygılarımla