18-10-2011, 17:11
|
#1
|
|
KeŞİdecİnİn Lehdar Tarafindan Cİrosu İptal Edİlerek Kendİsİne İade Edİlen Emre Yazili Çekİn KeŞİde Tarİhİnİ DeĞİŞtİrmesİ Ve Çekİ Tekrar Kullanmasi
Öncelikle herkese selamlar saygılar. Mesajıma konu olay şu şekilde gerçekleşmiştir:
Müvekkil A, aralarındaki ticari ilişki sonucu Ö A.Ş. emrine 31.01.2009 tarih ve 5.000 TL meblağlı çeki keşide ve teslim etmektedir. Daha sonra A, Ö. A.Ş. ' ye olan borcunu haricen ödemekte ve Ö. A.Ş. çekin arka yüzündeki cirosunu iptali edip ( ön yüzündeki lehdar kısmını iptal etmeksizin ) çeki A' ya iade etmektedir.
Daha sonra A, kendisine iade edilen çekin keşide tarihini 31.12.2009 olarak değiştirip paraflayarak ( meblağda bir değişiklik bulunmamakta ) çeki X Ltd. ' ye, X Ltd cirolayarak Ü' ye, Ü cirolayarak H A.Ş.' ye, son olarak H A.Ş. cirolayarak Z. Ltd. ' ye teslim etmekte; yasal süresi içinde muhatap bankaya Z. Ltd tarafından ibraz edilen çekin karşılığı çıkmamakta, çek bedelsiz kalmaktadır.
İbraz ardından son yasal hamil Z. Ltd cirosunu iptal ederek çeki H A.Ş.'ye, H A.Ş. ise cirosunu iptal etmeksizin çeki Ü' ye teslim etmektedir. Ü ise çeki silsile dışı gerçek kişi M' ye teslim etmektedir.
Silsile dışı gerçek kişi M ise Ö A.Ş.' nin iptal edilmiş cirosu altına kendi cirosunu sıkıştırıp, Ö A.Ş. ve keşideci müvekkil A aleyhinde icra takibine girişmiştir.
Ö A.Ş. ise İcra Mahkemesi' ne başvurarak, cirosunun iptal edilmiş olduğunu ve takibin kendisi açısından iptalini talep etmiş ve davası kabul edilerek aleyhinde başlatılan icra takibi kendisi iptaline karar verilmiştir.
Ö A.Ş. aynı zamanda, müvekkil A' nın kendisine iade edilmiş çeki tahrif ederek tekrar piyasaya sürmüş olması sebebiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik müsnet suçları ile suç duyurusunda bulunmuştur.
Soruşturma aşamasında iddia makamınca vekili huzurunda ifadesi alınan M, çeki ibrazdan sonra aldığını, cirosunu ibrazdan sonra Ö A.Ş.' nin cirosu altına attığını, Ö A.Ş.' nin cirosunun iptal edilmiş olduğunu fark etmediğini beyan etmiştir.
Savcılık tarafından ifadesi alınan müvekkkil A ise, çekin kendi çeki olması ve Ö A.Ş. tarafından kendisine iade edilmesi sebebiyle keşide tarihini değiştirip parafladığını, çekteki cironun İPTAL edildiğini görmediğini beyan etmiştir.
SAVCILIK İDDİANAMESİNDE, MÜVEKKİL A ALEYHİNDE ÇEKİ TAHRİF ETMESİ SEBEBİYLE RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK VE KULLANILMIŞ ÇEKİ PARAF EDEREK TEKRAR PİYASAYA SÜRMESİ SEBEBİYLE NİTELİKLİ ( BANKA VEYA KREDİ KURUMLARININ ARAÇ OLARAK KULLANILMASI SURETİYLE ) DOLANDIRICILIK MÜSNET SUÇLARI İLE KAMU DAVASI AÇILMASINI TALEP ETMİŞ, iddianamenin kabulü ile müvekkil aynı müsnet suçlarla M ile birlikte Ağır Ceza' da yargılanmaya başlamıştır.
Yaptığım araştırmalara rağmen aşağıdaki hususları netleştirememiş bulunmaktayım:
1- Lehdar O A.Ş.' nin çekin arkasındaki cirosunu İPTAL ederek müvekkile iade etmesi ( çekin ön yüzüne İPTAL işlemi yapılmamıştır ) O A.Ş.' yi lehdar olmaktan çıkarmakta mıdır?
2- Müvekkilin kendisine iade edilen EMRE yazılı çekin keşide tarihini değiştirerek paraflaması ve çeki tekrar piyasaya sürmesi resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturmakta mıdır?
Dolandırıcılık suçunun maddi unsurları mevcut olay açısından oluşmamış gözükse de ( müvekkilin kimse aleyhine zenginleşmemiş olması - olsa da çek yasasına muhalefet söz konusu olabilir kanaatimce - ve hileli hareketinin bulunmaması sebepleriyle ) resmi belgede sahtecilik suçunun oluşup oluşmadığı ve dolandırıcılık müsnet suçu açısından da olayın değerlendirilmesi aşamasında Sayın Meslektaşların fikirlerini beklemekteyim.
Peşinen teşekkürler, saygılar.
|