Mesajı Okuyun
Old 14-10-2011, 05:53   #4
AV.HARUN UYANIKOĞLU

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
4. CEZA DAİRESİ
E. 2008/19569
K. 2010/21169
T. 20.12.2010
• MUHAFAZA GÖREVİNİ KÖTÜYE KULLANMA ( Serbest Hareketli Suç Olduğu - Yedieminin Salt Hacizli Malı Satış Yerine Götürmemesi Şeklindeki Eyleminin Suçu Oluşturmayacağı/Satma veya Rehnetme Gibi Tasarruf Amacı Taşıyan Eylemde Bulunması Gerektiği )
• YEDİEMİNİN HACİZLİ MALI SATIŞ YERİNE GÖTÜRMEMESİ ( Yedieminin Malı Muhafaza Ettiği Yerde Teslim Etmekle Yükümlü Olduğu - Tek Başına Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma Suçunu Oluşturmayacağı )
• HACİZLİ MALIN YEDİEMİN TARAFINDAN SATIŞ YERİNE GÖTÜRÜLMEMESİ ( Yedieminin Malı Muhafaza Ettiği Yerde Teslim Etmekle Yükümlü Olduğu - Tek Başına Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma Suçunu Oluşturmayacağı )
• TESLİM AMACI DIŞINDA TASARRUFTA BULUNMAK ( Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma Suçunun Oluşması İçin Teslim Amacı Dışında Tasarrufta Bulunulması Gerektiği - Yedieminin Salt Hacizli Malı Satış Yerine Götürmemesi Eyleminin Suçu Oluşturmayacağı )
5237/m.289
ÖZET : Muhafaza görevini kötüye kullanma serbest hareketli bir suç olarak düzenlenmiştir. Malın teslim alındığı şekliyle muhafaza edildiğinin saptanması koşuluyla, salt satış yerine götürmeme biçimindeki eylemler teslim amacı dışında tasarrufta bulunma niteliğinde kabul edilmeyecektir. Yedieminin malı muhafaza ettiği yerde teslim etmekle yükümlü bulunması ve vergi dairesince sanığın adresine gelinerek hacizli malın iade edilmesi için bir başvurunun yapılmaması karşısında, hacizli malların satış yerine götürülmemesi biçimindeki eylem, suçun maddi ögesini oluşturmaz ise de, sanığın hacizli malı başkasına verme, ortadan kaldırma, satma, rehnetme veya adresine gelinip istenildiğinde eylemli olarak teslim etmeme gibi davranışlarla teslim amacı dışında tasarrufta bulunulması durumunda suçun oluşacağı gözetilmelidir.

DAVA : Dosya incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR : TCY.nın 289. maddesinde öngörülen suçun hareket ögesi; "...teslim olunan... mal üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunan kişi" sözcükleriyle ifade edilerek serbest hareketli bir suç olarak düzenlenmiş ve suçun; "teslim amacı dışında tasarrufta bulunma" anlamına gelen herhangi bir hareketle işlenebileceği kabul edilmiştir. Madde gerekçesinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunma eylemlerine örnek olarak; satılması, başkasına verilmesi gibi amaçla bağdaşmayan davranışlar gösterilmiştir. Teslim amacı dışında tasarrufta bulunulması biçimindeki eylemler, verilen örneklerde olduğu gibi mal üzerinde tasarruf amaçlı eylemli davranışlar olmalıdır. Bu nedenle, malın teslim alındığı şekliyle muhafaza edildiğinin saptanması koşuluyla, salt satış yerine götürmeme biçimindeki eylemler teslim amacı dışında tasarrufta bulunma niteliğinde kabul edilmeyecektir.

Açıklanan yasal hükümler uyarınca, yedieminin malı muhafaza ettiği yerde teslim etmekle yükümlü bulunması ve incelenen dosyada, vergi dairesince sanığın adresine gelinerek hacizli malın iade edilmesi için bir başvurunun yapılmaması karşısında, hacizli malların satış yerine götürülmemesi biçimindeki eylem, suçun maddi ögesini oluşturmaz ise de, sanığın hacizli malı başkasına verme, ortadan kaldırma, satma, rehnetme veya adresine gelinip istenildiğinde eylemli olarak teslim etmeme gibi davranışlarla TCY.nın 289/1. maddesinde öngörülen teslim amacı dışında tasarrufta bulunulması durumunda suçun oluşacağı gözetilerek; söz konusu hacizli malın teslim edildiği gibi usulüne uygun olarak muhafaza edilip edilmediğinin araştırılması ve muhafaza edildiğinin belirlenmesi halinde sanığın beraatine, tersi durumda ise, hükümlülüğüne karar verilmesi gerekirken; eksik kovuşturma ve "sanığın eylemi tasarruf niteliğinde bulunmadığından, Kabahatler Kanunun 32/1. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği" şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle görevsizlik kararı verilmesi,

SONUÇ : Yasaya aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.