|
|
|
|
1. Devletin özelliklerinden birisi olan bu 'sosyal bir hukuk Devletidir.' kavramını nasıl tanımlamak gerekir? Borçlunun temel gereksinimlerinin karşılanması için gerekli olan, her evde bulunan veya bulunması gereken, insanlık onurunun ve çağdaş bir yaşamın bir belirtisi olan ve lüks olmayan ev eşyalarının sırf borçluyu borcunu ödemeye zorlamak amacı ile haczedilmesi ne ölçüde 'sosyal hukuk devleti' kavramına uyar?
2. Haczin amacı kişiyi borcunu ödemeye zorlamak mıdır, yoksa borcun tahsili midir? Sırf borcu ödemeye zorlamak için yapılan, satışından herhangi parasal bir değer beklenmeyen bir ev eşyasının haczinin hukuktaki adı ne olur? Hukuki Baskı mı, Hukuki Zorlama mı, Hukuki Şantaj mı?
Saygılarımla
|
|
 |
|
 |
|
Sayın Gemici,
Türkiye Cumhuriyeti sosyal hukuk devleti midir?

Eğer öyleyse, tüm bireylerine eşit davranmak ve ona göre yasal düzenlemeler yapmak zorundadır. Sadece borcunu ödemeyeni koruyunca sosyal hukuk devleti olacaksa, kalsın.
İİK 82 inci madde haczi caiz olmayan şeyleri saymıştır. Bunlar arasında borçlunun "haline münasip evi" dahi haczedilememektedir. 83 üncü madde ise, haczi kısmen caiz şeyleri yazmıştır. Sosyal hukuk devleti isek, borçlu kadar alacaklıyı da düşünerek düzenleme yapılmalıdır. Yaşadığım bir olayı daha anlatayım. Adamın gecekondusunun penceresinde cam dahi yoktu. Pencereyi naylonlarla kapamıştı.Oturacak koltuk vs. de yoktu. Çocuğun kıçında don yoktu. Yokoğlu yoktu, yani.Çift kasetçalar teypler yeni çıkmıştı. Sanırım yıl 1989-1990 idi. Evde onca yokun arasında, bu çift kasetçalar sırıtıyordu. Doğaldır ki, onun parası da ödenmemişti. Bu lüks olmayan malı haczetmeyelim mi. Yine benzer bir evde, o zaman için benim alamadığım Sony t.v vardı. Tabii ki, parası ödenmemişti.
Kapitalist düzen, insanları tüketim ideolojisiyle yoğurunca, "komşuda var, bende niye olmasın", "15 taksitle nasılsa öderiz, canım" diyen lümpen halk çılgınca tüketiyor. Adamın, 1.000 TL maaşı var ama 15.000 TL kredi kartı borcu var. Kim veriyor bu kartları, kim almak zorunda kalıyor.
Mesajınıza özünde katılıyorum. Ama o haliyle, durumu özetlemesi imkansız. Geniş haliyle ise, siyaset yapmadan bu konuyu nasıl tartışırız, bilemiyorum.
