 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan defensor pacis |
 |
|
|
|
|
|
|
Müvekkil şirket işe yeni başlayan işçilerini kapsamlı eğitim programından geçirmektedir. Bu şekilde kalifiye hale getirdiği işçilerden en az 2 yıl süreyle yararlanmak istemektedir. Bunun içinde işçilerle imzaladığı sözleşmelere bu yönde bir şart koymak istemektedir. Bir nevi güven szöleşmesi olmasını istemektedir. Böyle bir sözleşme imzalanması mümkün müdür geçerliliği konusunda bir problem çıkar mı ?
|
|
 |
|
 |
|
Fazlaca söze gerek kalmadan herkesin unuttuğu ancak Yargıtay'ın yerleşik ve somut olaya uygun kararının özetini yazmak yeterli olacaktır herhalde.
"işçi aleyhine tek taraflı cezai şart geçerli değildir"
T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/5918
K. 2003/18146
T. 27.10.2003
• İŞ AKDİNİN FESHİ ( Meslek İçi Eğitime Gönderilen İşçinin İş Aktini İhbar Öneli Vermeden Feshetmesi - Eğitim Taahhüdünde Cezai Şartın Tek Taraflı Düzenlenmesi/Hükmedilemeyeceği )
• İHBAR TAZMİNATI DAVASI ( Davalı İşçinin Meslek İçi Eğitime Gönderildiği - İş Aktini İhbar Öneli Vermeden Feshetmesi )
• CEZAİ ŞART ( İşçinin Meslek İçi Eğitime Gönderilmesi/Eğitim Taahhüdüne Uymayıp İş Akdini Feshi - Cezai Şartın Tek Taraflı Düzenlenmesi Nedeniyle Hükmedilemeyeceği )
• MESLEK İÇİ EĞİTİME GÖNDERİLEN İŞÇİ ( İş Aktini İhbar Öneli Vermeden Feshetmesi - Eğitim Taahhüdünde Cezai Şartın Tek Taraflı Düzenlenmesi/Hükmedilemeyeceği )
• EĞİTİM TAAHHÜTNAMESİ ( Cezai Şartın Tek Taraflı Düzenlenmesi/Hükmedilemeyeceği - İşçinin Meslek İçi Eğitime Gönderilmesi/İş Aktini İhbar Öneli Vermeden Feshetmesi )
1475/m.13
818/m.158
ÖZET : Mahkeme davacının talebine mesleki eğitim karşılığı bir alacak olduğunu kabul ederek 2500 Dolara tekabül eden miktara hükmetmiştir.Davalının imzaladığı eğitim taahhütnamesinden de içeriğinde de anlaşılacağı üzere 2500 USD ödeyeceği bir cezai şart olarak kararlaştırılmıştır.
Cezai şart ise tek taraflı olup tamamen işçiye yükletilmiştir. Bu nedenle taahhütnameye dayanılarak davalı aleyhine cezai şarta hüküm edilmez.
Mahkemenin aksine düşünce ile yazılı şekilde de karar vermesi hatalıdır.
KARŞI OY : Borçlar Kanununun 158 ve devamında ki maddelere göre cezai şart; borçlunun borcu hiç veya gereği gibi ifa etmemesi halinde önceden kararlaştırılmış bir edada bulunmayı alacaklıya karşı taahhüt etmesidir.
Yasanın da tarifinden anlaşılacağı şekilde, cezai şartın ayrıcı unsurlarının başında asıl borcun mevcut olması gelmektedir. Belge incelendiğinde tek ve asıl bir borç yer almaktadır. Bu asıl borcun yanında ayrı bir yaptırım belgede yer almamaktadır. Ortada tek bir borçlanma durumu mevcut olup, taraflar yaptıkları anlaşma ile işçinin özel eğitime tabi tutulması karşılığı olarak bir taahhütname düzenlemişlerdir. Belge cezai şart olarak kabul edilse bile Dairemizce de kabul edildiği şekilde; özel haller söz konusu olduğu zaman cezai şartın tek taraflı olmasının sonuca etkisi olamaz. İşveren masraflar yaparak işçiye eğitime tabi tutarak onu yetiştirmiş ise belli bir süre işçiyi işyerinde çalıştırmaya mecbur tutması haklı görülmelidir. Bu nedenlerle Daire bozmasına katılamıyorum.
DAVA : Davacı, ihbar tazminatı ile tazminat alacağının ödetilmesine karşı davacı ise; fazla çalışma ve izin ücreti, hafta tatili gündeliği ikramiye ile ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, her iki davayı da kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-
Davacı davalı işçiyi 2.8.1999-8.8.1999 tarihleri arasında altı gün meslek içi eğitime gönderdiğini, davalının iş aktini ihbar öneli vermeden feshettiğini, davalının imzasını taşıyan eğitim taahhütnamesinde kabul edilen 2500 USD nın tahsilini talep etmiştir. Mahkeme davacının talebine mesleki eğitim karşılığı bir alacak olduğunu kabul ederek 2500 Dolara tekabül eden miktara hükmetmiştir.Davalının imzaladığı eğitim taahhütnamesinden de içeriğinde de anlaşılacağı üzere 2500 USD ödeyeceği bir cezai şart olarak kararlaştırılmıştır.
Cezai şart ise tek taraflı olup tamamen işçiye yükletilmiştir. Bu nedenle taahhütnameye dayanılarak davalı aleyhine cezai şarta hüküm edilmez.
Mahkemenin aksine düşünce ile yazılı şekilde de karar vermesi hatalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.10.2003 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY: Davacı işveren, ihbar süresine uymadan işi bıraktığı ve imzaladığı eğitim taahhütnamesine aykırı davrandığı iddialarıyla ihbar tazminatı yanında 1.250.480.000 TL eğitim taahhütnamesine aykırılık tazminatı adı altında davalıdan alacak talebinde bulunmuştur.
Eğitim taahhütnamesi adını taşıyan belgede davalı "NTCore Tech. Eğitimine gönderilmekteyim. Eğitimimin bitiş tarihi olan 8.8.1999' dan itibaren en az 12 ay daha çalışmaya devam edeceğim. Bu süre zarfında kendi isteğimle işten ayrıldığım takdirde geçerli olan TC Merkez Bankası döviz satış kuru, üzerinden 2500 Dolar tazminatı Biltem AŞ'ye hiçbir hüküm ve ihtara gerek kalmaksızın ödeneceği gayr-i kabil-i ruçu olarak kabul, beyan ve taahhüt ederim..." demektedir.
Mahkeme bu belgenin iş akdi ile birlikte verilmiş olmayıp, işverenin sağladığı meslek eğitim olanağına karşılık olduğunu ve cezai şart olarak nitelendirilemiyeceğini belirterek davacı isteklerini kabul etmiştir.
Dairece belgenin cezai şart niteliğinde olduğu kabul edilerek mahkeme kararı bozulmuştur.
Borçlar Kanununun 158 ve devamında ki maddelere göre cezai şart; borçlunun borcu hiç veya gereği gibi ifa etmemesi halinde önceden kararlaştırılmış bir edada bulunmayı alacaklıya karşı taahhüt etmesidir.
Yasanında tarifinden anlaşılacağı şekilde, cezai şartın ayırıcı unsurlarının başında asıl borcun mevcut olması gelmektedir. Belge incelendiğinde tek ve asıl bir borç yer almaktadır. Bu asıl borcun yanında ayrı bir yaptırım belgede yer almamaktadır. Ortada tek bir borçlanma durumu mevcut olup, taraflar yaptıkları anlaşma ile işçinin özel eğitime tabi tutulması karşılığı olarak bir taahhütname düzenlemişlerdir. Belge cezai şart olarak kabul edilse bile Dairemizce de kabul edildiği şekilde; özel haller söz konusu olduğu zaman cezai şartın tek taraflı olmasının sonuca etkisi olamaz. İşveren masraflar yaparak işçiye eğitime tabi tutarak onu yetiştirmiş ise belli bir süre işçiyi işyerinde çalıştırmaya mecbur tutması haklı görülmelidir. Bu nedenlerle Daire bozmasına katılamıyorum.
Üye
U.Öztürk