Mesajı Okuyun
Old 03-08-2011, 10:56   #2
Özgül04

 
Varsayılan

Aşağıdaki karar sorunuzu aydınlatacaktır. Saygılar

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2008/21-282
K. 2008/296
T. 2.4.2008
İSTİHKAK DAVASI ( 3. Kişinin Açtığı - Takip Borçlusu Tarafından İcra Takibinin İptali ve Menfi Tespit Davası Açıldığı/Bekletici Mesele Yapılarak Oluşacak Sonuca Göre Karar İstihkak Davası Hakkında Verilmesi Gereği )
• TAKİP BORÇLUSU TARAFINDAN AÇILAN DAVALAR ( İcra Takibinin İptali ve Menfi Tespit Davası - 3. Kişinin Açtığı İstihkak Davasında Bekletici Mesele Yapılması Gerektiği/Oluşacak Sonuca Göre Karar Verileceği )
• BEKLETİCİ MESELE ( Takip Borçlusu Tarafından Açılan İcra Takibinin İptali ve Menfi Tespit Davaları - 3. Kişinin Açtığı İstihkak Davasında Bekletici Mesele Yapılması Gerektiği )
2004/m. 96
ÖZET : Uyuşmazlık üçüncü kişinin açtığı istihkak davasına ilişkindir. Takip borçlusu tarafından alacaklı aleyhine İcra Hukuk Mahkemesi'nde icra takibinin iptali davası ve Asliye Hukuk Mahkemesi'nde de menfi tespit davası açıldığı dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Şüphesiz, bu davaların sonucu, görülmekte olan istihkak davasının sonucunu etkileyecektir.
Bu durumda, anılan davaların bekletici mesele yapılarak, davaların kesinleşmesinden sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki "istihkak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Şişli 1.İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 26.05.2006 gün ve 690-634 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 03.05.2007 gün ve 14276-7450 sayılı ilamı ile;
( ... Uyuşmazlık üçüncü kişinin İcra ve İflas Kanunu'nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.
Takip borçlusu tarafından alacaklı aleyhine Şişli 4.İcra Hukuk Mahkemesi'nde 25.05.2006 tarihinde icra takibinin iptali davası ve Şişli 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nde de 25.05.2006 tarihinde menfi tespit davası açıldığı dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Şüphesiz, bu davaların sonucu, görülmekte olan istihkak davasının sonucunu etkileyecektir.
Bu durumda, anılan davaların bekletici mesele yapılarak, davaların kesinleşmesinden sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
O halde, davacı üçüncü kişinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır... ),
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 02.04.2008 gününde oyçokluğu ile karar verildi.