Mesajı Okuyun
Old 21-07-2011, 11:36   #3
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Yasanın hükmü... Görüş...

Sayın meslektaşım,

Müzahereti Adliye
1.HUMK. m.465 -Kendisiyle ailesini meişetçe ehemmiyetli zarurete düşürmeksizin mararifi lâzimeyi kısmen veya tamamen ifadan âciz olan kimselerle müessesatı hayriye iddia ve müdafaalarında veya icraya ve ihtiyati tedbirlere müracaatlarında haklı olduklarına dair delil gösterirlerse müzahereti adliyeye nail olabilirler.

2.İİK.m.259 yollamasıyla HUMK.m.96 ve …465

3.İhtiyatî hacizde ne icraya tevdi olunan kazaî bir hüküm "bir ilam", ne de icra dairelerine yapılmış "bir talep" vardır. İ.Haciz bir tür tedbirdir:

“Dava açılmadan veya icra takibine başlanmadan evvel ihtiyati haciz yaptırmış olan alacaklı, haczin tatbikinden, haciz gıyabında yapılmışsa haciz zabıt varakasının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya takip talebinde (Haciz veya iflâs) bulunmaya veya dava açmaya mecburdur” hükmünün (İİK.m.264)de bu görüşü doğruladığı kanısındayım.

İİK.m.15/2
HGK.E. 2009/12-529,K. 2009/549,T. 25.11.2009

Alıntı:
Maddi olanaklardan yoksun bir müvekkilimin alacağını tahsil amacıyla muaccel kambiyo senetlerini dayanak göstererek ihtiyati haciz talebinde bulunacağım.

Müvekkile ait fakirlik belgesini de dilekçeye eklemek suretiyle, bu kararın (özellikle 1.000 TL civarındaki teminattan bağışık tutulmak maksadıyla)adli müzaheret talepli olarak verilmesi sizce hukuken mümkün olur mu?
Yukarıdaki gerekçelerle mümkün olduğu görüşündeyim.

"Kapı çalana açılır"

Saygılarımla