28-06-2011, 21:22
|
#5
|
|
 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan Av.Evran KIRMIZI |
 |
|
|
|
|
|
|
Bu soruya uygun bir karar değil. Tiryakim tarafından sunulan kararda menfi tespit davası açan borçlu kimlik kartını kaybetmiş olması nedeniyle kendisine bankaca çıkarılan borçtan kurtulmak için dava açıyor. Yani davacı borçlu ile davalı banka arasında sözleşme yok. Soruyu soran arkadaşın durumu böyle değilse, yani müvekkili ile banka arasında kredi kartı sözleşmesi yapılmış ise görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olacağını düşünüyorum.
|
|
 |
|
 |
|
Haklısınız Değerli Meslektaşım....
T.C. YARGITAY
19.Hukuk Dairesi
Esas: 2010/112
Karar: 2010/7496
Karar Tarihi: 15.06.2010
MENFİ TESPİT DAVASI - KREDİ KARTI ÜYELİK SÖZLEŞMESİ - KREDİ BORÇLUSU SIFATIYLA BORÇLU OLUNMADIĞININ TESPİTİ İSTEMİ - BANKA KARTLARI VE KREDİ KARTLARI KANUNUNA GÖRE TÜKETİCİ MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLDUĞU - GÖREVSİZLİK KARARI VERİLMESİ GEREĞİ
ÖZET: 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/1. maddesi <Bu Kanun'un uygulanmasıyla ilgili uyuşmazlıklarda kart hamilinin tüketici olması halinde 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 22. ve 23. maddesi hükümleri uygulanır.> hükmünü içermektedir. Somut olayda davaya bakma görevi Tüketici Mahkemesine aittir. Hal böyle olunca anılan yasa hükümleri uyarınca, mahkemece dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
(5464 S. K. m. 44) (4077 S. K. m. 22, 23)
Dava: Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Karar: Davacı vekili, Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinde kredi borçlusu sıfatıyla müvekkiline atfen atılan imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek bankaya borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, davacının takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı banka vekilince temyiz edilmiştir.
23.02.2006 tarihinde kabul edilip. 01.03.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/1. maddesi hükmünü içermektedir. Bahsi geçen 4077 sayılı Kanun'un 23/1. maddesine göre, somut olayda davaya bakma görevi Tüketici Mahkemesine aittir. Hal böyle olunca anılan yasa hükümleri uyarınca, mahkemece dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.06.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
|