|
T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2007/36310
K. 2008/6380
T. 25.3.2008
• İŞVERENİN GÜVENİNİ KÖTÜYE KULLANMA ( Davalı BUSKİ Genel Müdürlüğünün Bu İşlemde Zararının Oluşmaması Davacının Güveni Kötüye Kullanan ve Doğruluk ve Bağlılığa Uymayan Davranışını Ortadan Kaldırmadığı - Feshin Haklı Olduğu )
• DOĞRULUK VE BAĞLILIĞA UYMAYAN DAVRANIŞ ( Davacının Daha Önce de Benzer Davranışları Nedeni İle Uyarıldığı/Davalı BUSKİ Genel Müdürlüğünün Bu İşlemde Zararının Oluşmaması Davacının Güveni Kötüye Kullanan ve Doğruluk ve Bağlılığa Uymayan Davranışını Ortadan Kaldırmadığı - Feshin Haklı Olduğu )
• GÜVENİ KÖTÜYE KULLANMA ( Davacının Daha Önce de Benzer Davranışları Nedeni İle Uyarıldığı - Davalı BUSKİ Genel Müdürlüğünün Bu İşlemde Zararının Oluşmaması Davacının Güveni Kötüye Kullanan ve Doğruluk ve Bağlılığa Uymayan Davranışını Ortadan Kaldırmadığı )
• İŞ SÖZLEŞMESİNİN FESHİ ( Davalı BUSKİ Genel Müdürlüğünün Bu İşlemde Zararının Oluşmaması Davacının Güveni Kötüye Kullanan ve Doğruluk ve Bağlılığa Uymayan Davranışını Ortadan Kaldırmadığı - Feshin Haklı Olduğu )
4857/m.17,25
1475/m.14
ÖZET : 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/II. Maddesi uyarınca, "işçinin işverenin güvenin kötüye kullanması, hırsızlık yapması, meslek sırlarını ortaya atması gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunmuş olması" işverene iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı vermektedir. Bir başka anlatımla bu halde işverenin iş sözleşmesini feshetmesi haklı nedene dayanmaktadır.
Somut olayda, davacı işçinin sayaç okuma görevinde, su abonesinin isteği üzerine, tüketilen su miktarının tamamını yazmadığı, tahakkuku eksik yaptığı ve bu davranışının davacının kabulünde olduğu sabittir. Davacının davranışı, güven ilişkisini zedelemiş olup, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranıştır. Dosya içeriğine göre davacının daha önce de benzer davranışları nedeni ile uyarıldığı da anlaşılmaktadır. Davalı BUSKİ Genel Müdürlüğü 'nün bu işlem de zararının oluşmaması, davacının güveni kötüye kullanan ve doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışını ortadan kaldırmaz. Davacının iş sözleşmesinin feshi haklı nedene dayanmaktadır.
DAVA : Taraflar arasındaki, ihbar ve kıdem tazminatı ile fazla mesai ücret alacağının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalılardan E. İnş. San. A.ş. avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25.3.2008 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan E. İnş. San. A.Ş.adına Avukat C. T geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi B.Kar tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı davalı B. 'nin taşeronu diğer davalı şirket işçisi iken iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini, fazla mesai yaptığını belirterek ihbar ve kıdem tazminatı ile fazla mesai ücret alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı R Genel Müdürlüğü vekili, husumet itirazında bulunurken, diğer davalı şirket vekili ise, zamanaşımı itirazı yanında, sayaç okuma görevi verilen davacının görevi gereği tüketilen su miktarının tamamını yazması gerekirken, eksik yazdığını, eyleminin sabit olduğunu, iş sözleşmesinin doğruluk ve bağlılığa uymayan, işverenin güvenini kötüye kullanma davranışları nedeni ile haklı olarak feshedildiğini, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davacının davalı R. taşeronları olan dava dışı E. ve davalı E. şirket işçisi olarak sayaç okuma işinde çalıştığı, E. ve E. şirketlerinin ortaklarının aynı olduğu, davacının tanık anlatımlarına göre 1993 yılında işe girdiği, işverenin eski işçileri tazminatsız çıkarma yoluna başvurduğu, davacının hatalı sayaç okuduğu gerekçesi ile çıkartıldığı, ancak R. yazısına göre endeks okumadan dolayı bir zararının olmadığı, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, fazla mesai yapıldığının kanıtlanmadığı, davalı R'nin ihale makamı olduğu, işveren sıfatı bulunmadığı gerekçesi ile davalı B.Genel Müdürlüğü hakkındaki davanın husumet nedeni ile reddine, diğer davalı hakkında kısmen kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatın tahsiline, fazla mesai ücret alacağının reddine karar verilmiştir.
Karar davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine göre, davacının B.Genel Müdürlüğünce ihaleye çıkarılan su abonelerinin sayaç okuma işinde, ihale ile iş alan şirketler işçisi olarak çalıştığı, en son davalı E. şirket işçisi olarak çalışırken, bir su abonesinin istemi üzerine tüketilen su miktarının tamamını yazmadığı ve eksik okuduğu, bu eyleminin tespit edildiği ve davacının savunmasında bunu kabul ettiği anlaşılmaktadır. Eksik okunan sayaç okuma işleminin kontrol ile belirlenmesi üzerine, gerçek tüketilen miktarın belirlendiği ve B. Genel Müdürlüğünün bu işlem nedeni ile zararının gerçekleşmediği anlaşılmaktadır.
4857 sayılı iş Kanunu'nun 25/II Maddesi uyarınca, "işçinin işverenin güvenin kötüye kullanması, hırsızlık yapması, meslek sırlarını ortaya atması gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunmuş olması" işverene iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı vermektedir. Bir başka anlatımla bu halde işverenin iş sözleşmesini feshetmesi haklı nedene dayanmaktadır.
Somut olayda, davacı işçinin sayaç okuma görevinde, su abonesinin isteği üzerine, tüketilen su miktarının tamamını yazmadığı, tahakkuku eksik yaptığı ve bu davranışının davacının kabulünde olduğu sabittir. Davacının davranışı, güven ilişkisini zedelemiş olup, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranıştır. Dosya içeriğine göre davacının daha önce de benzer davranışları nedeni ile uyarıldığı da anlaşılmaktadır. Davalı B. Genel Müdürlüğü'nün bu işlemde zararının oluşmaması, davacının güveni kötüye kullanan ve doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışını ortadan kaldırmaz. Davacının iş sözleşmesinin feshi haklı nedene dayanmaktadır. Davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, Davalı yararına takdir edilen 550 YTL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.03.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.
Üstteki Yargıtay Kararında da görüldüğü üzere; önemli olan yapılan davranıştır zarar bile oluşmasına gerek yoktur, sonuçta 4857 sayılı İş Kanunun 25/2-e maddesi çok açıktır; 'İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.'
İşçinin kendi beyanlarıyla kabul ettiği bu durum sonucunda yapılan feshin haklı nedenle fesih olduğunu düşünüyorum. Ama iş mahkemelerindeki genel tutum düşünüldüğünde kazanılabilecek bir davadır!
|