Mesajı Okuyun
Old 24-06-2011, 22:46   #4
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Fatih Bey,
Yayınladığınız 3.HD.si kararına bir diyeceğim yok. Yargıtay'ın görüşü yanlış benimki doğru diyecek durumda değilim. 2.HD.sinin eski Bşk.nının aşağıdaki linkte yayınladığım görüşünün benim görüşümle örtüştüğünü söyleyebilirim.
""http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=28681 "1.Boşanma davası devam etmekte iken davalı ayrı mahkemede TMK 197 maddesine dayanarak tedbir nafakası istemişse, Boşanma davası sırasında birliği koruma tedbirleri almak ve ba bağlamda eşler ve çocuklar için tedbir nafakası tayin etmek görevi boşanma davasına bakan aile mahkemesi hakimine ait olduğundan dava açılan aile mahkemesi hakimi boşanma davası ile birleştirme kararı verecektir (HUMY. 35 vd) "
2. "Bağımsız nafaka davası daha önce açılmışsa , bu konudaki takdir hakime aittir. Birleştirmekemeye kararı verebileceği gibi davaya devamla ayrı müstakil bir nafaka hükmüde verebilir. "
(Ali İhsan ÖZUĞUR, 2.HD. eski Başkanı Nafaka HUkuku 2004 çsh:47-48)""

Nafaka davalarına önceleri 2.HD.bakarken , bu görev sonradan 3.HD.sine verilmiştir. Halen de nafaka işlerine bu daire bakmaktadır. 3.HD.si aşağıdaki kararında daha farklı bir yaklaşım göstererek " ayrı mahkemelerde açılan tedbir nafakası ve boşanma davalarının birbirini etkileyecek durumda olmadığından birleştirme kararı verilemeyeceğini " öngörmektedir.
  • Benim yine de kanaatim, boşanma davası açılmakla nafaka hakkında karar veme görev ve yetkisi boşanma davasına bakan mahkemeye geçeceğinden,görevsiz ve yetkisiz hale gelen mahkemede dosyaların birleştirilemeyeceği şeklindedir.
T.C.

YARGITAY

3. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/8831

K. 2004/10542

T. 7.10.2004

• TEDBİR NAFAKASI ( Boşanma Davası - Davaların Aynı Sebepten Doğmadığı Gibi Biri Hakkında Verilecek Hüküm Diğerini Etkileyecek Nitelikte Bulunmadığından Aralarında Bağlantı Bulunmadığı )

• BOŞANMA DAVASI ( Tedbir Nafakası Talebi - Davaların Aynı Sebepten Doğmadığı Gibi Biri Hakkında Verilecek Hüküm Diğerini Etkileyecek Nitelikte Bulunmadığından Aralarında Bağlantı Bulunmadığı )

• DAVALARIN AYNI SEBEPTEN DOĞMAMASI ( Tedbir Nafakası ve Boşanma Davası - Biri Hakkında Verilecek Hüküm Diğerini Etkileyecek Nitelikte Bulunmadığından Aralarında Bağlantı Bulunmadığı )

4721/m.197

1086/m.45/3

ÖZET : Somut olayda ayrı mahkemelerde açılan davaların, evliliğin genel hükümlerine dayalı olarak TMK.nun 197. maddesine göre açılan tedbir nafakası davası ile boşanma hükümlerine göre açılan boşanma davasından ibaret olduğu, davaların aynı sebepten doğmadığı gibi, biri hakkında verilecek hüküm diğerini etkileyecek nitelikte bulunmadığından aralarında bağlantı bulunduğu ileri sürülerek birleştirme kararı verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
DAVA : Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davada, haklı olarak ayrı yaşadığını ileri süren davacı ( kadın ) kendisi ve onunla birlikte kalan müşterek çocuk için ayrı ayrı tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiş; mahkemece, davacı aleyhine Antalya 1. Aile Mahkemesinin 2003/496 esasında açılan boşanma davası ile bu dava arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu gerekçesi ile birleştirme kararı verilmiştir.
Birleştirme kararı verilebilmesi açısından davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte olması halinde aralarında bağlantı var sayılır ( HUMK. md. 45/3 ).
Somut olayda ayrı mahkemelerde açılan davaların, evliliğin genel hükümlerine dayalı olarak TMK.nun 197. maddesine göre açılan tedbir nafakası davası ile boşanma hükümlerine göre açılan boşanma davasından ibaret olduğu, davaların aynı sebepten doğmadığı gibi, biri hakkında verilecek hüküm diğerini etkileyecek nitelikte bulunmadığından aralarında bağlantı bulunduğu ileri sürülerek birleştirme kararı verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.10.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.