 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan Ercan Turgut |
 |
|
|
|
|
|
|
Ömer bey yanıtınız için teşekkürler,bu konuda yargıtayında çok farklı uygulaması var .Çünkü,sanığın gerekçeli kararın tebliğinden sonra kesinleştiğini bilmeme şansı hayatın olağan akşına uygun değil gibi kararlar var.Ama CMK 142.maddede 1 yıllık süreden bahsediyor.
1. Sizce bu davalarda ıslah yapılabilir mi?bu konuda hiç karar bulamadım.Çünklü ben ilk davayı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren üç ay içinde manevi tazminat açtım.sonra üç aylık süre geçince ilk celse maddi tazminat ta istiyorum diye düzeltme dilekçesi verdim. 2. ancak mahkeme kararında maddi tazminat talebimi reddetti usulen açılmış dava yok diye
|
|
 |
|
 |
|
1. Bu davalarda ıslahın mümkün olduğu kanısındayım.
Mesela, 9.CD.'sinin aynı hukuki sebeple (CMK.m.141) açılmış bir davada ıslah talebinin, Yargıtay bozmasından sonra istemeyeceği yönünde bir kararı var. Bu kararın mefhum-u muhalifinden de, bu davalarda ıslahın kabil olduğu sonucuna varılabilir.
2. Davanın açılma anı itibariyle talep olunmamış bir davanın ıslahen ileri sürülememesi normaldir.
 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
YARGITAY
9. CEZA DAİRESİ
E. 2009/1821
K. 2010/5133
T. 10.5.2010
• YARGITAY'CA BOZULAN HÜKÜM ( Sonrasında Islah Suretiyle Talepte Bulunulamayacağı - Bozma Sonrası İleri Sürülen Faiz İsteminin Reddine Karar Verileceği )
• ISLAH ( Suretiyle Hükmün Yargıtay'ca Bozulmasından Sonra Talepte Bulunulamaması - Bozma Sonrası İleri Sürülen Faiz İsteminin Kabulünün Kanuna Aykırılığı )
• FAİZ TALEBİ ( Hükmün Yargıtay'ca Bozulmasından Sonra Islah Suretiyle Talepte Bulunulamayacağı )
5271/m.141
1086/m.83, 84
ÖZET : İlk hükmün Yargıtay'ca bozulmasından sonra "ıslah" suretiyle talepte bulunulmasının mümkün olmadığı gözetilmeden bozma sonrası ileri sürülen faiz isteminin reddi yerine kabulüne karar verilmesi, Kanuna aykırıdır.
DAVA : Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : İcranın geri bırakılması talebi ile ilgili olarak mahallinde karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Bozmaya uyularak yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair itirazlarının reddine,
Ancak;
Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu'nun 04.02.1948 gün ve 10-3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi, ilk hükmün Yargıtay'ca bozulmasından sonra "ıslah" suretiyle talepte bulunulmasının mümkün olmadığı gözetilmeden bozma sonrası ileri sürülen faiz isteminin reddi yerine kabulüne karar verilmesi, SONUÇ : Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle ( BOZULMASINA ), bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın CMUK'nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün fıkrasından faize hükmedilmesine ilişkin 3. bendin çıkartılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.05.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
|
|
 |
|
 |
|
</H4>