Mesajı Okuyun
Old 03-06-2011, 13:29   #2
avmehmetbozkurt

 
Varsayılan

Borçlar Kanununun 106 ve devamı maddelerine dayanarak uğramış olduğunuz zararı talep edebilirsiniz. Ancak akdi feshederek bu zararı talep etmenize rağmen TOKİ size sadece ödediklerinizi iade etmiş fakat zararınızı ödememiş ise, söz konusu geri ödemeyi, alırken kanaatimce fazlaya ilişkin hakkınızı saklı tutmuş olmanız gerekir idi. Eğer sadece akdi fehetmiş iseniz oluşan zararınız için TOKİ'ye yeniden ihtar çekmenizde fayda var diye düşünüyorum. Not: Fazlaya dair hakaların saklı tutulmasına ilişkin tespit, benim yorumum

T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 1993/4758
K. 1994/4044
T. 16.6.1994
• ESER SÖZLEŞMESİ ( İşi Yapmaktan Acze Düşme - Davaya Katılmama )
• İŞİ YAPMAKTAN ACZE DÜŞME ( İş Sahibinin Bu Nedenle Sözleşmeyi Feshetmesi )
• AKİTTEN DÖNME ( Yüklenicinin Kendi Kusuru İle Acze Düşmesi - Zararın Tazmini )
• ZARARIN TAZMİNİ ( İki İhale Arasındaki Fark - Sözleşmede Böyle Bir Maddenin Bulunmaması )
• MENFİ ZARAR ( Kaçırılan Fırsattan Dolayı Oluşan Zararın Tazmini )
818/m.108, 371
ÖZET : Sözleşmede, fesih halinde iki ihale arasındaki farkın istenebileceğine dair özel bir hüküm bulunmadığından, iki ihale farkı istenemez ise de, çoğun içinde azın da bulunduğu kuralı gereğince fesih halinde, kaçırılan fırsattan dolayı uğradığı menfi zararın tazminide istenmiş sayılır.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili avukat Tanıt Erden geldi. Davalı gelmedi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendiktan sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2-Davacı iş sahibi, sözleşmeyi davalı yüklenicinin işi yapmaktan acze düştüğünü bildirdiğinden dolayı feshettiğini ileri sürmüş ve buna, davalı yüklenici duruşmaya gelmemek suretiyle karşı çıkmış sayılır ise de B.K.nun 371. Maddesi gereğince davalı işi yapmaktan aciz kalmasında kendisinin herhangibir kusuru bulunmadığını ispat etmemiş olduğundan davacının haklı nedenlerle sözleşmeyi feshettiğinin kabulü gerekir. Sözleşmenin haklı feshi halinde B.K.nun 108/2. maddesi gereğince borçlu kendisine hiçbir kusurun isnad edilemiyeceğini ispat edemezse alacaklı, akdin hükümsüzlüğünden doğan zararın tazminini talep edebilir. Buradaki zarar, menfi zarar niteliğinde olup, davacı iş sahibinin sözleşmeye güvenerek daha elverişli şartlarla sözleşme yapmak imkanını kaçırmış olmasından doğan zararı ifade eder. Sözleşmede, fesih halinde iki ihale arasındaki farkın istenebileceğine dair özel bir hüküm bulunmadığından, iki ihale farkı istenemez ise de, çoğun içinde azın da bulunduğu kuralı gereğince fesih halinde, yukarıda açıklandığı şekilde kaçırılan fırsattan dolayı uğradığı menfi zararın tazminide istenmiş sayılır. Mahkemece bu yönden deliller toplanıp bilirkişi incelenmesi yaptırılarak sözleşmenin yapıldığı tarihte böyle bir işi diğer bir yükleniciye kaça yaptırabileceği tesbit edilmiş 2.6.1988 tarihinde sözleşmenin feshinden sonra makül süre içinde ve usulüne uygun olarak işin 2.ihalesinin yapılıp yapılmadığı ve ne kadar miktara ihale edildiği ihale evrakları getirtilerek araştırılıp 2. ihalenin makül sürede ve usulüne uygun olarak yapıldığı anlaşılırsa, bu iki fiyat arasındaki farka aksi halde, yani 2. ihale makül süre içinde ve usulüne uygun olarak yapılmamışsa, fesih tarihinden makül bir süre sonra böyle bir işin kaça yaptırılabileceği tesbit ettirilerek, bu fiyatla sözleşme tarihinde kaçırılan fiyat arasındaki farka hükmedilmesi gerekir. Dosya arasında bir örneği bulunan Yargıtay HGK.nun 17.1.1990 günlü ve 1989/13-392 Esas 1990/1 Karar sayılı kararında benimsenen ilkelerde gözetilerek hüküm kurulmalıdır.

Mahkemece, açıklanan bu yön gözetilmeden tazminat isteğinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

SONUÇ : ( 1. ) bent gereğince diğer temyiz itirazlarının reddine, ( 2. ) bentte yazılı nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 100.000 lira duruşma vekalet üceretinin davalı dan alınarak davacıya verilmesine, istek halinde ödediği temyiz peşin harcın temyiz eden davacı’ya geri verilmesine, 16.6.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx