Mesajı Okuyun
Old 21-05-2011, 20:53   #5
Av.Zeynep E.

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Kaan
Bu görüşünüze katılıyorum.

Ancak;

görüşünüze, en azından Yargıtay'ın dava hakkını devrini öngören (başka konu ve davalarda) içtihatları olduğunu hatırlatmakla katılamadığımı belirteyim.

Bana göre ise; dava hakkının devri mümkündür ve mümkün olmalıdır da... Şahsa sıkı sıkıya bağlı olan haklar ve bu haklara ilişkin davalar hariç diğer hak ve davaların devri mümkündür/olmalıdır.

Soruyu sormamdaki sebepse şudur: Her ne kadar yukarıda işin "bencesini" izah etsem de bu görüş, bu konuya ilişkin olarak, Mahkemelerce kabul ediliyor mu?/edilir mi? Bilgisi, görgüsü olan var mı?

Cevap veren/verecek olan arkadaşlara teşekkür ederim.


tapu iptal ve tescil davasının devri her ne kadar yargıtay içtihatlarının çoğunda da mümkün gözükse de, bence hayatın olağan akışına, iyi niyet kurallarına ve hatta mantığa dahi aykırıdır.

tapu iptal ve tescil davasının devri ancak tapunun devri ile beraber anlam kazanır. tapu iptal ve tescilini talep edeceğiniz bir gayrimenkulun mülkiyeti neden alınır ki? kimse zaten iptalini isteyeceği bir tapuya normal şartlarda sahip olmak istemeyecektir. Aksinde bir muvazaa ya da kötüniyet aranması gerekmektedir.

kesinleşmemiş bir hükme umut bağlayıp karlı bir alış-veriş yapacağını umarak tapu ile beraber iptal ve tescil davasını açma hakkını devralan biri ne büyük kumar oynamaktadır.

bu güne kadar okuduğum bu konu hakkındaki yargıtay kararları henüz beni tatmin edebilmiş değil. varsa görüşlerinizi ben de öğrenmekten memnun olurum.