Mesajı Okuyun
Old 20-05-2011, 17:06   #11
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Y.Kurban
Karar açık ve net. Bunu da öğrenmiş oldum. Yalnız tam metnini aktarabilir misiniz Turhan Bey? Hukukturk kullanıyorum ve bulamadım. Teşekkürler.


T.C.

YARGITAY

9. HUKUK DAİRESİ

E. 2007/38588

K. 2009/11408

T. 21.4.2009

• BELİRLİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİ ( Süresinden Önce İşçi Tarafından Feshedildiği - İşçinin Akit İle Hakettiği Menfaatlerin Tam Olarak Karşılığını Tazminat Olarak Talep Edebileceği/İşçinin Kıdem Tazminatına Hak Kazanacağı )

• İŞÇİNİN HAKLI NEDENLE FESHİ ( Belirli Süreli İş Sözleşmesinin Süresinden Önce - İşçinin Akit İle Müstahak Olduğu Haklarının Fer’i Menfaatler de Dahil Olmak Üzere Tam Karşılığını Tazminat Olarak Talep Edebileceği )

• KIDEM TAZMİNATI ( Belirli Süreli İş Sözleşmesinin Süresinden Önce İşçi Tarafından Haklı Sebeplerle Feshedildiği - İşçinin Kıdem Tazminatına Hak Kazandığı )

• İŞÇİNİN TAZMİNAT TALEP HAKKI ( Belirli Süreli İş Sözleşmesinin Süresinden Önce İşçi Tarafından Haklı Sebeplerle Feshedildiği - Haklı Fesih Tazminatını Hesaplamada Bakiye Süreye Ait Ücretin Dikkate Alınabileceği )

4857/m.21

818/m.325, 344, 345

ÖZET : Davacı, kıdem tazminatı, maddi tazminat ile ücret alacağı ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Belirli süreli iş sözleşmesinin işçi tarafından süresinden önce işçi tarafından haklı nedenle feshinde de işçinin tazminat hakkı doğabilecektir. İşçi, akit ile müstahak olduğu haklarının fer’i menfaatler de dahil olmak üzere tam olarak karşılığını tazminat olarak talep edebilecektir. İşçinin sözü edilen feshi aynı zamanda haklı feshe göre gerçekleşmiş olmakla kıdem tazminatına hak kazandığı anlaşılmakta olup, mahkemece de anılan isteğin tahsiline dair karar verilmiştir. Bundan başka işçinin haklı feshinde de hak kazanabileceği tazminatın ölçüsünde, bakiye süreye ait ücreti ve bakiye süre içinde elde ettiği veya kasten imtina ettiği gelirlerinin tutarı dikkate alınabilir.

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, maddi tazminat ile ücret alacağına ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi S.Çil tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm temyiz itirazıyla davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davacı öğretmen belirli süreli iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürmüş ve bu davada kıdem tazminatı ile bakiye süreyle ilgili tazminat istendiğinde bulunmuştur.

Mahkemece, yapılan yargılama sonunda davacının süresinde ödenmeyen ücretleri sebebiyle iş sözleşmesini 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II ( h ) bendi uyarınca feshettiği gerekçesiyle kıdem tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiş, ancak Borçlar Kanunu’nun 325. maddesinin iş sözleşmesinin işverence feshi halinde söz konusu olabileceği gerekçesiyle bakiye süreyle ilgili tazminat isteğinin reddine karar verilmiştir.

Davacı işçinin 625 sayılı yasa kapsamında belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştığı tartışma dışıdır. İş sözleşmesi, süresinde ödenmeyen ücretleri sebebiyle davacı işçi tarafından haklı olarak feshedilmiştir.

Borçlar Kanunun 325.maddesinde, “İş sahibi işi kabulde temerrüt ederse, işçi taahhüt ettiği işi yapmaya mecbur olmaksızın mukaveledeki ücreti isteyebilir.” şeklinde kurala yer vererek işçinin kalan süre ücretini talep hakkı olduğu belirlenmiştir. Mahkemece de kararın gerekçesinde belirtildiği üzere bakiye süre ücretinin istenebilmesi için iş sözleşmesinin iş verence feshedilmiş olması gerekir. Öte yandan, iş sözleşmesinin feshinin haklı bir nedene dayanmaması gerekir. İşverenin feshi, 4857 İş Kanunu’nun 25. maddesinin ilk bendinde yazılı olan sağlık sebeplerine, ikinci bentte sözü edilen ahlak ve iyiniyet kuralları ile benzerlerine uymayan hallere ve üçüncü bentte öngörülen zorlayıcı sebeplere dayanması durumunda işçiye sözleşmenin kalan süresine ait ücretler bakımından talep hakkı doğmaz.
Borçlar Kanunu 325. maddesinde ücretten söz edilmekte ise de, bunun aslında kusurlu sorumlulukta ödenen bir tazminat olduğu kabul edilmelidir.

Maddenin indirimi öngören 2.fıkrası da bizi bu sonuca yöneltmektedir. Nitekim işçinin bakiye süre içinde başka bir işte sebebiyle elde ettiği gelirleri belirli süreli sözleşmenin kalan süresinde elde edeceği miktardan daha fazla ise, bakiye süre ücretine hak kazanamayacaktır. Bu nedenle bakiye süre ücretinin tazmin yönü ağır basmaktadır.

Borçlar Kanunu’nun 344.maddesinde, haklı nedenlerle iş sahibi veya işçinin derhal fesih hakkı düzenlenmiş,aynı yasanın 345.maddesinde ise, “Muhik sebepler bir tarafın akte riayet etmemesinden ibaret olduğu takdirde bu taraf diğer tarafa, onun akit ile müstahak iken mahrum kaldığı fer’i menfaatlerde nazara alınmak üzere tam bir tazminat ifasiyle mükellef olur.” şeklinde kurala yer verilmiştir. Bu durumda belirli süreli iş sözleşmesinin işçi tarafından süresinden önce işçi tarafından haklı nedenle feshinde de işçinin tazminat hakkı doğabilecektir. Anılan hükme göre işçi, akit ile müstahak olduğu haklarının fer’i menfaatler de dahil olmak üzere tam olarak karşılığını tazminat olarak talep edebilecektir. İşçinin sözü edilen feshi aynı zamanda 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24. maddesine göre gerçekleşmiş olmakla kıdem tazminatına hak kazandığı anlaşılmakta olup, mahkemece de anılan isteğin tahsiline dair karar verilmiştir. Bundan başka işçinin haklı feshinde de hak kazanabileceği tazminatın ölçüsünde, bakiye süreye ait ücreti ve bakiye süre içinde elde ettiği veya kasten imtina ettiği gelirlerinin tutarı dikkate alınabilecektir.

Mahkemece Borçlar Kanunu 345.maddesi kapsamında tazminat belirlenmeli ve gerekirse, Borçlar Kanunu’nun 43. ve 44. maddesine göre indirim hususu da düşünülerek bir karar verilmelidir.

3- Yargılama sırasında ödenen ücret alacağı için davalı işveren davanın açılmasına sebebiyet vermiş olmakla anılan miktar yönünden davacı yararına avukatlık ücretine ve yargılama giderine hükmedilmemesi de hatalı olmuştur.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.